• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
Hatalı Kandil Algısı
26/01/2023
Analitik düşünemeyen, sorgulama sorunu nedeniyle bu becerisi gelişmemiş toplumlar hemen her meseleye var veya yok, şu mu bu mu şeklinde yaklaşmaya, hemen her sorunu ya siyah ya beyaz şeklinde yani çift kutuplu olarak algılamaya yatkın hale gelir.

Bu yaygın bakış açısının tezahürlerini hemen her alanda görürüz. Sağcı mısın solcu mu, laik misin muhafazakar mı, seviyor musun sevmiyor musun tarzındaki sorularla karşımıza çıkan bu paket programcı anlayış hem analitik düşünce eksikliğinin bir sonucudur hem de -zaten var olan- bu eksikliği/eğilimi pekiştirici yönde bir rol oynar.

Oysa sağ ve sol, katı sınırlarla birbirinden ayrılmış iki paket ideolojik program değildir. Sağda sol unsurlar, solda da sağ ögeler her zaman vardır. Yine muhafazakarlık laik bileşenler içerir, her laik olan da bir çok konuda muhafazakardır.

Bu örnekler iki kutuplu, toptancı ve indirgemeci bakış açısının ne kadar sağlıksız olduğuna ilişkin en önemli delildir.

Aynı şekilde, kandiller İslam'da var mı yok mu şeklindeki geleneksel soru da bu soruya verilen "evet vardır" ve "hayır yoktur" şeklindeki yaygın cevaplar da bahsini ettiğim yaygın düşünce ve algı hatasının tezahürleridir.

O halde kandil var mıdır yok mudur? Bu soruya nasıl cevap vermeliyiz?
 
Az önce de bahsettiğim gibi, vardır ve yoktur kalıplarının dışına çıkarak, önümüze konulan iki paketten birisine girmeyerek cevap vereceğiz. Bir kalıba girmek her zaman büyük bir düşünce sorunudur. Algılarımızı boğan  üç temel kalıp vardır: Cehalet, ideolojiler ve önyargılar.

Malum, kandiller İslamda yoktur. Bunu Kur'andan da peygamberimiz devrindeki uygulamalardan da rahatlıkla görebiliriz. Kur'anda kandil kutlamak diye bir ritüel yoktur mesela. Yine peygamberimizin  kandil kutladığına dair tarihi bir veri de bulunmamaktadır.

Öyleyse sonuç çok açıktır: İslamda kandil kutlamak yoktur. Bu durumda "İslamda kandil yoktur, kutlanmamalıdır." görüşü mü haklıdır?

Hayır. Bir görüş haksız çıkınca otomatikman diğeri haklı olmuş olmaz her zaman. Bi rengin siyah olmaması onun beyaz olduğu anlamına gelmez.

Kandiller İslamda yoktur belki ancak İslam kültüründe vardır. Bu nasıl bir iştir peki? İslamda yoktur ama İslam kültüründe vardır demek ne demektir?

Her din bir süre sonra bir kültür de oluşturur. Fakat bu kültüre, velev ki onu bir din dahi oluştursa, din denilemez.

İslam ilahidir, İslam kültürü ise beşeridir. Kültür her ne kadar İslamdan da esinlense sonuçta esinlenen kişi insandır. Yanlış, hatalı, noksan esinlenmiş olabilir. Sen aynı dinden öyle esinlenirsin, başkası böyle esinlenebilir. Çünkü işin içine beşeri bilgi işleme süreçleri ve algılama faktörü girer. Bu sebeple, İslamdan dahi esinlenilse, sonuçta insan esinlendiği, bu esinlenme işlemi hatalı olabileceği için İslam kültürüne İslam dini denilemez. Kur'andan esinlenerek neden ilave ayetler oluşturulamaz? Madem dinden esinlenmek din ise ayetlerden esinlenmek de ayettir. O halde neden ayetlerden esinlenerek ulaştığımız cümleleri Kur'anın içine dahil edemiyoruz ve adına Kur'an diyemiyoruz? Kur'anın içine sokamadığımız şeyleri dinin içine nasıl sokabiliyoruz? Kur'an Allah'tan geldi de İslam Allah'tan gelmedi mi? 

Bu soruya verilecek samimi bir cevap, ne demek istediğimin daha rahat anlaşılmasını mümkün kılacaktır.

Aslında sorun kültür ile dini, ilahi olanla beşeri olanı iyi ayırt edememekten kaynaklanmaktadır. Bu coğrafya sadece din ile kültürü değil; yasa ile sistemi, suç ile günahı, bireysel olanla devleti ilgilendireni, algı ile olguyu da hep karıştırmıştır. Örneğin Allah kısas yasası önerir, onu molla rejimi istiyor zanneder. Allah alkolün içiilmesini bireye yasaklar, onu devlete de verilen "kökten yasaklayın" emri zanneder.  Oysa alkol bazlı dezenfektanlar pandemi sürecinde nice hayatlar kurtardı. Kabe bile alkol bazlı ürünlerle dezenfekte edildi. 

Diyorum ya hep, mesele daha az veya daha çok ilim meselesi değildir. Mesele doğru veya hatalı algı meselesidir. Algı sorununu ilim sorunu zannederek çare aramak, su eksikliğini yemek porsiyonunu büyültmekle çare aramaya benzer.

Evet...

Sorun, İslamdan esinlenerek oluşmuş her anlayışı, yapıyı, uygulamayı veya ritüeli de İslam zannetmekten, İslamla ilintili olarak gördüğümüz her şeyi İslamın kendisi sanmaktan kaynaklanmaktadır. Bu hatalı algı, "Kandiller din değil, kültürdür." haklı itirazına sebep olmaktadır.

Ancak bu itirazı yapanlar da, makalenin başında değindiğim hatalı bakış açısının bir sonucu olarak, şöyle bir yanılgının içine düşmektedirler:

"Kandiller din değildir. Öyleyse kutlanmamalıdır."

Bu da yanlıştır. Bu algı da din ile kültürün ayrımını yeterince iyi yapamamaktan kaynaklanır.

Neden peki?

Her şey din olmak zorunda mıdır?

Bir şey din olmadığında, kültür olduğunda otomatikman değersiz hale mi gelir?

Bir şey din olmadığında kutlanması gerekmez mi?

Kültür de önemli değil midir?

Bir kültürü din olarak görmemek, beşeri olanı ilahi olarak görmeye kalkışmamak kaydıyla, neden bir kültür kutlanmasın ki?

Türbeye tapmamak kaydıyla, ibret almak vb. gayelerle türbelere gidilemez mi? Sorun türbelerin kendisi midir yoksa ona nasıl yaklaşıldığı meselesi midir? Aynen bunun gibi.

Bakın, toptancı ve paket algılar nelere sebep oluyor. Bir uç kandili din olarak görüyor. Çünkü önünde İslam olan her şeyi İslam dini zannediyor. Oysa İslam kültürü İslam dini demek değildir. Sadece, senin İslamı referans alarak ama sonuçta kendi ellerinle ürettiğin beşeri uygulamalardır. Yine İslam ekonomisi de İslam değildir, İslam hukuku da... Bunlar da senin, İslamı algılama biçimine bağlı olarak edindiğin çıkarımlar, sahip olduğun yorumlardır. Hepsi beşeri birer bilgi işleme sürecinin sonucudur, haliyle de insan zihninden sadır olur. Beşeri olana, beşer eli değene, hatalı, eksik ve noksan olabilecek olana "İslam" denemez. Hatalı olanla hatasız olan "İslam" ortak torbasına atılamaz. Bunları içiçe katıp hepsine birden din muamelesi çekilemez. Bu, hak ile batılın birbirine karıştırılması olur.

İnsanoğlu dine ekleme ve çıkarma yapamaz. Dinin tek sahibi Allah'tır. İslamda kandil vardır demek İslama sonradan beşer eliyle ritüel yani ibadet eklemek demektir. Artık her şeyin önüne İslam'ı eklemekten ve önünde İslam olan her şeyi İslam sanmaktan vazgeçmeliyiz.

Diğer uç ise az önce belirttiğim üzere "İslam dininde yoksa at gitsin, kandil kutlamak yanlıştır." şeklinde yaklaşıyor. Prof. Mehmet Okuyan bu akımın başını çekiyor. Bu iki paket algının biri ifrat, diğeri ise tefrittir. Bu tür hocaların çoğu "Kur'an yeterlidir." diyen ama iki ayet  üzerinde iki saat tefsir programı yapan, dolaylı yoldan Kur'an yetmez mesajı veren, algıları bu yönde kodlayan kişilerdir. 

O halde bir din olarak görmemek, kültür (beşeri) olduğunu bilmek kaydıyla, elbette kandiller kutlanabilir. Tekrar ifade edeyim: Toplumların yaşamında sadece din değil, kültür de önemlidir. Bu vesileyle mesajlaşmaların olması, bu vesileyle ibadetlerle arası açılan nice insanın tekrar ibadetle bağ kurmasına vesile olabilmesi gibi yönleri dolayısıyla kandilleri -bir kültür olarak- kutlamak önemlidir. Amellerin niyetlere göre olduğu asla unutulmamalıdır.

Şüphesiz en doğrusunu sadece Allah bilir.

Psikolog İzzet GÜLLÜ
www.izzetgullu.net

 



434 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
Tevhid, Tağut ve Beşeri Aldatmacası - 17/01/2023
Davetçilere Davet
 Devamı