• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
Proje: Çok Mu Zor
12/07/2012

RUHSAĞLIĞI PROJESİ: MEVCUT TAŞLARI YERLİ YERİNE KOYMAK ÇOK MU ZORÇOK MU ZOR

Birkaç yıl önce Türkiye Psikiyatri Derneğinin hazırladığı ruh sağlığı raporunu okumuştum. Yapılan bir yığın izahlardan sonra nihai olarak şu iki çözüme varılmıştı:

Psikiyatristlerin özlük hakları iyileştirilmeli,

Psikologların çalıştıkları kurumlar çeşitlendirilmeli.

İntiharlar, madde kullanımı, boşanmalar, gençlerde sağlıksız kişilik özelliklerinin yaygınlaşması türünden tamamen psikoloji ile ilgili sosyal sorunlarda patlama yaşanıyor. Bu ve benzeri sorunlar adeta almış başını gitmiş.

Mesela hastanelerde ruhsal yardım hizmeti hala bir doku veya organ hastalığı mantığıyla ve ilaç ver yolla işleyişiyle yapılıyor. Antidepresanların gerek etkisizlikleri gerekse lüzumsuz kullanım oranlarındaki artış tartışmaları ayyuka çıkmış. Bütçede ilaç giderleri, ilaç giderleri içinde psikiyatrik ilaçların ağırlığı, psikiyatri ilaçları içinde her soruna hastalık gözüyle bakıldığı için gereksiz ilaç başlama oranı had safhada. Psikiyatristler bazı bilindik sebeplerle ilaç dışı yaklaşımları benimsemiyor, bu durumda ellerinde tek seçenek olarak ilaç vermek kalıyor. İlaç verebilmek için ise teşhis konulması gerekiyor. Bu durum, her sorunu hastalık olarak görme yaklaşımını körüklüyor. Böylece ortaya patlamış depresyon vakaları falan çıkıyor. Aslında patlayan depresyon değil, depresyon teşhisleri.

Ancak bu toz duman içinde bu gerçeği bu şekilde görmek de çok kolay olmuyor. Bu nokta işin tam da bam telini oluşturuyor.

Ancak gelin görün ki ilgili meslek örgütünce önerilen "sadece ve sadece iki adetçik" çözüm önerisinden biri özlük haklarıyla ilgili, diğeri de psikologların başka kurumlarda daha yaygın çalıştırılmasıyla. Yani psikologlar ne oranda sağlık alanının dışına yayılırsa bu alan o kadar psikiyatri tekelinde kalır hesabı! Daha doğru bir analizle, biri psikiyatristlerin doğrudan ve acil kazancıyla diğeri de dolaylı ve uzun vadeli kazanımıyla ilgili iki öneri. Her zaman söylüyorum, bu zamanda toplum kaygısı değil, kişisel ve mesleki varlık ve etkinlik kaygısı her şeyden daha önde!

Oysa bu işlerin birisinin, ikisinin değil, hem de hepsinin toptan çözümü o kadar basit ki. Bu çözümü evvela düşünebilmek, sonra da hayata geçirebilmek için tek bir şey yeterli. O da şu: Halkın ali menfaatlerini belli mesleklerin kişisel ve mesleki kaygılarından önde tutmak... Atalarımızın da dediği üzere "Öküz alırken toruna, gelin alırken dedeye danışmak." Çünkü öküze dededin, geline de torunun ihtiyacı olduğu için yanlı ve taraflı bakabileceğini bilmek! Dolayısı ile hekimlikle ilgili işlerde birazcık hekim dışı kişileri de dikkate almak.

Ülkemizde devlet hastaneleri son derece yaygın bir hizmet ağı imkanı sunuyor. Son dönemde kamu hastaneciliği alanında modern hastaneler de yapılıyor. Şükür ki insan kaynağı noktasında eksikliklerimiz olsa bile ciddi, telafisi olmayan noksanlıklarımız da yok. O halde tek şey istek ve irade.

Şöyle ki

Ülkemizde ruh sağlığı hizmetleri büyük ölçüde kamu hastanelerinde veriliyor. Bu muaazzam bir fırsat. Öyleyse tek yapılması gereken bu kurumların çatısı altındaki işleyişlere çok ufak bir ayar vermek. Mesela aynı anda yan yana odalarda 8 - 9 psikologun (tıpkı diş klinikleri gibi) hizmet vermesi sağlanmalıdır. Bunun için yeterli sayıda psikolog aşağı yukarı her hastanede mevcut. Tek yapılması gereken oda ayarlanması. Ne pahalı cihazlara gerek var ne ilaç gibi ciddi maliyetlere.

Her başvuran kişi evvela psikologlara uğramalı (önce pratisyen hekim sonra uzman hekim ya da evvela tahlil için doktorun hastasını laboratuara yollaması gibi), burada belli tarama testleriyle ve uzun süreli gözlem ve görüşme bulgularıyla herkes etraflıca değerlendirilmelidir. Buradaki ön incelemede sorunları hastalık niteliğinde çıkan kişiler uzman hekim – klinik psikolog ekibine yönlendirilmelidir. Sorunları hastalık boyutunda çıkmayan ancak bazı soruları ve sorunları olanlar ise bu birinci aşamada (ben bu projeme savcı - hakim modeli diyorum) psikolojik danışmanlık, psikolojik destek ve psikolojik eğitim hizmeti verilmelidir. Hem nitelikli tedavi, hem koruyucu, hem geliştirici, hem de yönlendirici hizmetler!

Böylece

Tıpkı mesleki nitelikli bilimsel kitaplarda anlatıldığı gibi nitelikli ve bütüncül bir ruhsal yardım hizmeti sunulmuş olacak,

Bugüne değin hep ihmal edilen danışmanlık, destek ve eğitim türü ruhsal yardım hizmetleri de verilecek,

Böylece herkese hasta, her şikayete hastalık muamelesi çekilemeyecek,

Alanda 360 tane mevcut denilen hastalık çeşidine iki grup ilaçtan birini dayayıp durma vahameti bir nebze de olsa önlenecek,

Sonunda ilaç tüketimi büyük ölçüde azalacak, böylece tüyü bitmemiş yetimin parası gündelik sıkıntılara depresyon, en insancıl sıkıntılara anksiyete denilerek boş yere telif edilemeyecek,

Hep tartışılan psikolog – psikiyatri kapışması işin doğasına uygun bir anlayışla ve yüzde yüz halk menfaati odaklı bir anlayışla ve uygulamayla tesis edilmiş olacak,

Bakanlık sadece beden sağlığı alanında değil, ruh sağlığı alanında da devrim yapmış olacak,

Halk sadece hap yutmamış, doğru düzgün, tüm ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde nitelikli bir ruhsal yardım alacak,

Hekimler daha az sayıda ama gerçek hastalarla (haliyle) daha kaliteli bir biçimde ilgilenmiş, böylece mesleki doyumları artmış olacaktır.

Bunun için

Bunun için sadece ilgili hastanelerdeki taşların yerlerinin değiştirilmesi yeterli. Görülüyor ki sadece taşları yerli yerine koymakla bile hem hastalar, hem meslek mensupları, hem bakanlık, hem ülke, velhasıl herkes kazanacak.
Haydi, herkesin kazancı olan bu hayırlı işe el verelim.



1814 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı