• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
% 70 İNDİRİM VAR DEMEYİN, KAN BEYNİME SIÇRIYOR SONRA
02/09/2013
Mağaza vitrinlerindeki bu ilanları gördüğümde sevinmek şöyle dursun, nedense sinirlerim tepeme çıkar hep! Nedense dediğime bakmayın, aslında nedeni gün gibi ortada. Serde Karadenizlilik var, malum; bizde kafa biraz ters çalışır. O yüzden de mantık farklı işler.
 
İş bu sebeple meseleye başka açıdan bakar, "Bizi demek ki bugüne dek en az bu oranda kazıklamışlar" diye düşünürüm. Ardından da, "Oysa bu indirimle bile kar edilebiliyormuş" der, ilgili işyerinden içten içe soğurum. Buradan alış - veriş yapma isteğimi dibine kadar kaybederim.
 
Bu istek ve heves kaybının gelip geçici olmaması, yediğim kazığın etkisini ömür boyu unutmamak için de söz konusu kazığı kendime sık sık hatırlatırım. Hatırlatırım ki bu haklı tepkim istikrarlı, kararlı tavrım tutarlı olsun. 
 
Bu oranda bir indirime rağmen ayakta kalamayan, bir süre sonra iflas edenleri görünce içimden hiç üzülmek gelmez, "Attıklarına saysınlar. Zaten bu sonuca kendilerini hazırlıyorlardı, demek ki razıydılar" şeklinde bakarım meseleye.

"Çin malı kullanma, yerli malı kullan" diye tiyatroya başlayanlara (bu bana tiyatro olarak görünür. Çünkü sıra kendilerine gelince kendi milletlerini ve milliyetlerini hatırlamışlardır), "Millilik - milliyetçilik aklınıza işin ucu kendinize dayanınca mı geldi, madem çok milliyetçiydiniz aynı milletten olan fakir - fukara, garip - guraba müşterilerinizi niçin bu oranda kazıkladınız" diye içimden geçirir, hıncımı daha da bir bilerim sonra.

Ardından fizik, jeoloji, kimya dahil olmak üzere ekonomi / piyasa alanında da geçerli olan şaşmaz bir ilahi ilke gelir aklıma, işte o zaman rahatlarım bir parça. O ilahi nitelikli olan, alenen pek görünmese de gizliden gizliye hükmünü sürme hususunda bir saniye olsun şaşmayan metafizik yasa şudur:

Pahalıya satan, kazık atan, böylece kısa günü kar sayan kişi yeni iş kurmak isteyen ama ne yapacağını bilemeyen onlarca müstakbel sermayedara - işletmeciye bir anlamda davetiye çıkarmış olur. Dolayısı ile kısa bir zaman içinde, "Bu işte kar çok abi..." diye düşünen bir yığın kişi girer aynı sektöre.

Böylece o sektörde rekabet kızışır, kısa sürede kar marjları düşer, kazıkçı esnaf şaşkına döner, gördüğü günden bile geri düşmeye başlar (ki bu en büyük cezadır. O yüzden toplumumuzda, "Allah gördüğünden geri koymasın" denir.). Ayrıca haksız kazancın bir yığın günahıyla ve vebaliyle de yüklenmiş olur. Bu da işin cabasıdır maalesef.

"Rızkın onda dokuzu ticarettedir" denilen, bu şekilde övülen bir rızık kapısı olan meşru işindeki helal kazancına boş yere haram katmış olur. Çoluğuna - çocuğuna da bu zehirden tattırmış / mideleri yakan kordan lokmaları yedirmiş, onları da bu yangına ortak etmiş olur.

Evet, "Çok kar edeyim" derken içinde olduğu piyasaya yeni işletmeler davet eder. Sektöründeki rekabeti kendi eliyle kızıştırır. Sonunda da tatlı ve alışılagelmiş kar marjları düşer, böylece ilgili esnaf gördüğü günden bile geri kalır.

Sonunda; belki biraz geç de olsa (çoğu kişiyi sanırım bu gecikme aldatıyor) piyasa gerçek dengesini bulur, yapılan maddi sömürü ve zulüm uzun süre payidar olmaz.

Olmaz, çünkü zalimin zulmü varsa mazlumun belki sopası olmayan, ancak özel kanunlarını asırlar boyunca tıkır tıkır işleten yüce yaratıcısı, yani Allah'ı vardır.

Bu gerçeği unutanlar her zaman yanılmışlardır, her zaman için de yanılmaya, pek tabii ki de yenilmeye mahkum olacaklardır.

Oysa buna ne gerek vardır?

Az kar marjı ile ama daha uzun süre / yıllar boyu kazanılsa daha iyi olmaz mı? Değer mi buna? Mantığın değil de duyguların egemen olduğu bizim kültürümüzde değiyor maalesef!

Yabancı işletmeciler ve esnaflar hileli işin, kazıkçılığın ve kalitesizliğin mantıksızlığını daha çocukken beyinlere kazırlarmış. O yüzden çağdaş Batıda bir iş yeri sahibi kolay kolay yanlış iş yap/amazmış. Çünkü, "Bin bir zahmetle kurduğum, sonra da zar - zor ayağa kaldırdığım bu tekne yaşarsa hem ölene dek hem de (ölene dek demek daha çok demektir) daha çok kazanırım. Ama yalanla - hurdayla hareket edersem, sadece günümü düşünürsem kısa sürede duvara toslarım, elimdekini da kaybederim. Bu çok saçma, mantıklı değil, aptalca" derlermiş.

Bizde ise bu işlere mantıklı / mantıksız boyutundan değil; insaflı / insafsız ve ahlaki mi değil mi açısından bakılır. Bir kişi ahlaksız ise ya da insaflı olup olmamak gibi bir derdi yok ise şayet, sanki daha mantıklı gibi gördüğü, kısa sürede köşeyi döneceğini zannettiği kazıkçılık ve kalitesizlik yolunu tercih edebilmektedir.

Bir yandan nüfus, diğer yandan tüketim eğilimleri, haliyle de satışlar çığ gibi arttığı halde kazançlar -ki böyle bir ortamda artması gerektiği halde- günden güne azalıyor, ticari kazanç işi ve ailesel geçim derdi aynı oranda zorlaşıyor.

Burada mantığın genel kurgusuna ters olarak işleyen harikulade bir sır / gerçek var gibime geliyor. Çok az kişinin görebildiği bu gerçek bence ilahi bir ikaz ve tokat olarak ortada ağustos güneşi gibi ışıldıyor.

Dediğim gibi, sadece görebilene tabiki.

Yoooo, yoo! Göremeyenler ile görmek istemeyenler kesinlikle üzülmesinler; onlar da öldüklerinde görecekler!

Çünkü, "İnsanlar bu dünyada uykudadırlar, ancak öldükleri zaman uyanırlar." (Hadis-i Şerif)



3511 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı