• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
BİR ANALİZ BİR ÖNERİ
28/09/2013
Birisi birisinden beklemediği bir darbe yiyor. Zaten beklememiş olma kabahati yetmezmiş gibi kalkıyor bir de, "Hocam artık kimseye güvenim kalmadı" diyor. Sanki bu sorunmuş gibi.

Oysa beynin yediği kazığı ve seni düşünüyor. Başka muhtemel kazıkların hesabını yapıyor. Seni bu olasılıktan koruyor sadece!

Çünkü beynin; bir ihanet / darbe gelmiş ise ardından muhtemelen başkalarının da gelebileceğini ve üst üste gelebilecek kazıklara karşı tahammülünün en düşük seviyede olduğunu biliyor. Bunları sen bilmiyorsun sadece!

Bu süreci atlatana dek sana kol kanat geriyor. Sen ise bu savunma duvarını çökertmek için kimyasal ilaçlama ve terapi kuyruklarında geziniyorsun!

Sadece ihanetin / darbenin acısıyla da yetinmiyorsun. Bir de üstüne, "Artık kimseye güvenemiyorum" düşüncesinin derdiyle de dertlenmiş oluyorsun. İşte algının etkilenmeye etkisi! Nasıl algılarsak öyle etkileniyoruz!

Aldatan, darbe vuran olmaktansa buna hedef olmuş mazlum bir kişi olmak daha evladır diye düşünsen!

"Beni, benim yapıp ettiklerim bağlar. Başkasının yapıp ettikleri başkasını acıtmalı yahut acıtmamalı! Bundan ben niye müteessir oluyorum ki" desen. Böyle baksan meseleye!

"Başkasının yapıp ettiğinden ben niye muzdarip oluyorum ki" diye geçirsen düşüncelerini zihninden!

Bu süreçte kaybettim dediğin güven yitimini de aynı şekilde yukarıda belirttiğim temel prensipler çerçevesinde düşünsen, öyle değerlendirilsen!

İnsan nasıl düşünüyorsa öyle etkilenir. Ve insan ne düşünmüşse odur!

RÜŞVETLE MÜCADELE

Hiçbir parti tabelasında filanca partili belediye başkanlığı yazmadığı halde bir suç işlendiğinde yahut bir rüşvet gündeme geldiğinde bu haberin hemen partinin adıyla birlikte kullanılması, filan partili filan belediyede rüşvet - yolsuzluk vs. denilmesi üzüm yemek değil; bağcıyı dövmektir.

Suçun şahsiliği ilkesine de aykırı olan ve bir partiyi topluca suçlu gibi yansıtma, muhatap kitlede böyle bir algı oluşturma amacı güden bu genellemeci ve zalim yani kirli propaganda rüşvet vb. suçlarla etkin mücadelenin önündeki en sinsi psikolojik tuzaklardan birisidir.

Hiçbir parti yüzde yüz meleklerden kurulu değildir. Önemli olan her siyasal kesimde bulunabilecek olan suçla ve suçluyla tavizsiz bir şekilde mücadeledir. Bunu yaparken de işi zorlaştırmak değil; kolaylaştırmak gerekir. Mücadele belli mercilerin işidir; lakin bu süreci kolaylaştırmak yahut zorlaştırmak diğer kişilere ve kesimlere yani topluma düşen bir vazifedir.

Bu yüzden zaten suçla ve suçluyla mücadele ortak toplumsal bir görevdir vs. denilir.

Topluma düşünmenin, konuşmanın, değerlendirmenin, yargılamanın, algılamanın ve düşüncede adaletin eğitimi verilmediği sürece kendini ehil görüp sağa - sola bilgi, görüş, yorum ve telkin saçan zehirli ballarla insanlar ve toplum zehirlenmeye devam edecektir.



2104 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı