• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
İZZET BEYİN ZOR GÜNLER REÇETESİ
20/10/2013
Her sabah mutlaka çok erken kalkın! Bu alışkanlığı hafta sonları, tatillerde vs. bozmayın! Hafta içi zar - zor sistem kurup hafta sonu keyfice bozarak organizmanızı sürekli uyum için enerji tüketen bir modda bırakmayın! Bu sistemi çok yorar! Çoğu ruhsal sıkıntının nedeni hastalık değildir; beyinsel ve ruhsal yorgunluktur. Sebep yorgunluktur; lakin tedavi ile çare aranır  ne hikmsetse!
 
Gece lambası kullanmayın; yatar halde tv. izleyerek vs. tıpkı ayaktaymış gibi meşguliyet içinde olmayın. Bu, yatış pozisyonu ile uyku arasındaki doğal çağrışam bağı koparır. Sistem karanlıkta uyumaya programlıdır. Gece lambası gündüzü andırır, organizma için derinlikli uykuyu önler; Böylece uykular ruhsal yorgunluğu giderici işlev görmez olur. Sonra kısa sürede ruhunuz yorulur; derken ruhsal yorgunluk eksenli sıkıntılarınız başlar. Statüko da size hasta muamelesi çekmeye tabiki...

Her gün, hatta en ağır depresif hallerinizde bile mutlaka kitap okuyun! Bu süreçte anlamasanız, dikkatinizi veremeseniz bile... Zaten böylesi dönemlerde amaç anlamak vs. değildir. Başka zamanlarda anlamak için ama böylesi evrelerde sırf okumuş olmak için bile olsa okuyun! Başka zamanlarda okunacak her kitap bilgi, böylesi anlarda okumaya devam etmek ise şifa verir.

Hiçbir zaman, en çok da sıkıntılı süreçlerde duygularınızla hareket etmeyin. Yani çoğumuzun yaptığı üzere, "İçimden gelmiyor, öyleyse boş ver" tuzağına düşmeyin. Bu şekilde yaparsanız tuzağa düşersiniz, süreç sizi sürekli kendi içinize çeker; sonra da oracıkta boğar. Böylece durumunuz daha fazla beslenir. Böylesi dönemlerde eskiden ne yapıyor idiyseniz aynen onları yapmaya, bunun için de içinizdeki olumsuz duygusal sese (isteğinizin az çok oluşuna, hislerinizin verdiği mesajlara, hüzün vb. duygularınıza) kulak vermemeye gayret edin.

İçinizde neler yaşanıyor olursa olsun mutlaka sürekli tebessüm içinde olun. Beden gevşerse ruh da gevşer. Ruhun gevşemesi için ruhun feraha çıkmasını beklemeyin. Bu sizi kısır döngünün ocağına iter. Ruhun düğmesi bedendir. Bu düğmeye basın, ruh gevşemeye başlasın. Ruh gevşerse ruhsal sıkıntılar azalır. Tabi ki azar azar; hemen değil!

Aklınıza gelen her olumsuz meselede kalıplaşmış otomatik düşünceye teslim etmeyin beyninizi. Hemen bilinçli olarak devreye girin; her meselenin en az beş olumlu yanını bulmaya çalışın. Ben buna "kurallı düşünce" diyorum. Nasıl ki misafir ağırlama şeklinizin bir kuralı vardır; düşünce biçiminizin de bir kuralı olmalıdır. Kuralsız ve otomatik işleyen düşünce olumsuz içerikli olur; haliyle de sadece olumsuz süreci besler.

Aklınıza gelen ve sizi üzeceği kesin olan her meselede hemen beş olumlu yön bulun; bunun için biraz çaba harcayın; hemen düşünüp geçmeyin. Düşünce dünyadaki en önemli iştir. Ama düşünmek çoğumuz için dünyadaki en basit, en uyduruk iştir yine. Bu beş olumlu mesajı beyninize anında gönderin. Gerisine karışmayın. Gerisini beyniniz sizin lehinize halledecektir.

Tanımlama çok hayatidir. Tanımlama ya süreci besler yahut sönmesinde önemli bir işlev görür. Yaşadığınız olumsuz süreci doğru tanımlayın! Siz nasıl tanımlarsanız beyin ona göre reaksiyon üretir. Mesela, "Hasta oldum, depresyona girdim" türü hastalık çağrışımı yapan ve, "oldum, girdim..." ile biten, yani kesin hüküm bildiren yargılarda bulunmayın. Sadece yaşadıklarınızı, "Sıkıntılı bir süreçten geçiyorum" türünden ifadelerle, "İçinden geçilen bir süreç" vurgusu ile tanımlayın! Siz yaşadıklarınıza nasıl muamele ederseniz yaşadıklarınız da size öyle muamele eder!

Sıkıntılarınızı abartmayın! Bu duygusal süreci hayatınızın en merkezine oturtmayın! Abartırsanız oturtmanız kaçınılmaz olur! Sıkıntılar siz önemserseniz önemli, önemsemezseniz önemsiz olan yaşantılardır. Sıkıntı yaşamak için sıkıntının sıkıntı olması yeterli değildir; onu hatalı algılamak da gerekir. Bir sıkıntı yaşıyorsanız mutlaka hatalı algılar içindesiniz demektir.

Herkes benzer şeyler yaşar ama benzer şekilde etkilenmez. Sonucu belirleyen ne yaşadığınız değildir; onu nasıl yaşadığınızdır. O halde sıkıntı dediğiniz şeyleri doğru yaşamaya, bunun için de doğru algılamaya çalışın! Doğru algılanmış sıkıntıların sıkıntısızlıktan en ufak bir farkı yoktur. Doğru algılamanın önemini ve nasıl olacağını öğrenmek için, yani doğru algı eğitimi için web sayfamı takip etmeye devam edin...

Sıkıntıları atlatmaya çalışmayın! Çoğunuzun sıkıntıları bu yüzden bir türlü geçmiyor zaten! Beslenen ateş söner mi?

Öldürmeyecek darbe ile süreci daha fazla beslemeyin. Önerdiklerim türünden bir şeyler elbette ki yapın ama bu, süreci atlatma niyetiyle ve beklentisiyle olmasın! Bu, zararlıdır... Süreç siz mücadele edince değil; süresi dolunca gidecektir.

Siz bu süreçte sadece süreci doğru okumaya yani ateşi hatalı yellememeye gayret sarf edin. Ateşi söndürmeye uğraşmayın; sadece sobanın başında beklemeyin. Sizi yakan sobadaki ateş değildir; sobanın başında beklemektir. Sizi sobanın başında bekleten, "Süreci önemse, çünkü sen hastasın" mesajı veren statükodur. (Yine statükoya dokundurdum; ben kafayı bu statükoya fena halde takmışım :))

Geç kahvaltı yapmış, öğle yemeği vaktini de geçirmiş, dolayısı ile bayağı acıkmış bir halde aklıma gelenler bunlar. Aklıma geldikçe paylaşmaya devam edeceğim. Siz bunları uygulamaya başlayın hele. Nasıl olsa artık biz bir aileyiz. Daha çok görüşeceğiz bu web sayfası çatısı altında.

Haydi bana müsade! Size de selamlar...



2332 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı