• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
YİNE BİR İNTİHAR VAKASI YİNE SANIK SANDALYESİNDE ANTİDEPRESAN VAR
20/01/2014
İlaç kullanmak istemeyenleri intihar riskiyle korkutarak ilaca abone ruhlar inşa eden statüko ilacın yol açtığı intiharları hep gizleme ya da alakasız sebeplere bağlayarak açıklama eğiliminde olmuştur.
 
Bugün hastanemizde çalışan bayan bir personelin eşi intihar etti. Antidepresan başlanmış kendisine! Eşi perişan halde ağlıyor ve sürekli bu ilaçları suçlayarak  feryat ediyordu.
 
Rahmetli eşi, "Bu ilaçlar bana ağır geliyor" dediği halde en az 6 ay kullanacak denilmiş. En az 6 ay... İçinde serotonin maddesi var, beyinde öylesine azalmış ki tamamlanması için asgari 6 ay lazım! Serotonin düşmesi bu, enfeksiyon değil ki!
 
Bu ilacı kullanmaya başladıktan sonra sürekli intihar senaryoları kurmaya başlamış. Son derece sakin görünürken bir anda eğer intihar edersem üzülme demiş eşine. İnternetten intiharın yollarını araştırmış. Sık sık intihardan bahseden sitelerde gezinmiş son dönemde.
 
Yani ani duygusal çökkünlük ve bir anlık cinnet hali sebebiyle değil; soğukkanlı seyreden, planlı, programlı işleyen uzun bir süreç sonunda intihar etmiş. Adeta ilaç içinde bir dürtü canavarı yaratmış, vefat eden genç insanı bir sel gibi önüne katmış, bu noktaya kadar da taşımış. 
 
Nereden mi biliyorum? Hem eşi söylüyor hem de bu ilaçların içindeki bilimsel yan etki listesinde yer alan "dürtü kontrol sorununu ve intihar düşüncesini artırır" ibaresi aynı gerçeği ifade ediyor. Aksini iddia edenlerin elinde ne var? 
 
Daha önce de birçok kişi bu "ilaç" yüzünden intihara yöneldi fakat hemen üstü kapatıldı. Bir doğum ilacı yılda üç düşük yaptırsa hemen piyasadan toplatılır fakat bu ilaçların vukuatı daha fazladır, dahası üzerinde alenen intihar riski doğurur yazar ama tek bir kutusunun toplatıldığını göremezsiniz. Yoksa sistemin vs. ürettiği sorunların üzerini beyinleri uyuşturmadığınız takdirde neyle kapatacaksınız?
 
Geçen yıl İstanbul'da genç bir doktor durup dururken çalıştığı hastanede 3. kattan atlayarak yaşamına kıydı. Yine bir rektör bu ilaçları kullandığı süreçte intihar etti. Bunlar tanınmış kişiler; bilmediğimiz daha kaç intihar olgusunda bu ilaçların parmağı var; Allah bilir! Rektör hakkında hiç bir sorunu yoktu, sadece bir ara rahatlamak için antidepresan aldı denildi. Kabahat aynı dönemde kullandığı iddia edilen bitkisel otların sırtına yıkıldı. 
 
Bu haber bir - iki gün piyasada kaldı, daha asla yer almadı. Araştırılmaya değer bence! Kim, nasıl devreye giriyor ve bu tür haberler neden ya hiç yer almıyor ya da hemen piyasadan çekiliyor. Üzerinde alenen intihar düşüncesini artırır, dürtü kontrol sorunu yaratır yazan bir ilacın bu kadar keyfice verilmesi aymazlığın ötesinde tam bir cinayet.
 
Hekim kontrolünde kullanılırsa sakıncası yokmuş bu ilaçların! Klasik hekimlik savunması bu! Hekim kontrolünde demek ne demek! Hekim hastasıyla mı yaşıyor yirmi dört saat boyunca! Hasta aniden intihar düşüncesine girerse hekimi telepati yoluyla anında ruhuna gelerek kontrolü ele mi alacak!
 
Hekim kontrolü...
 
Demek ki hekim verince bu ilacı prospektusunda yazan intihar düşüncesi ve dürtü kontrol sorunu yaratır yan etkisi yan etki olmaktan çıkıveriyor bir anda. Bu ilacın kendisini cömertçe reçete eden hekimlere saygısı yüzünden muhtemelen!
 
Hem intihar düşüncesi yaratıyor hem de dürtü kontrol sorunu. Ne ilginç... Yani hem arabayı hızlandırıyor hem de freni devre dışı bırakıyor. Bunun adı da otopilot sistemi oluyor! Yani ruhsal tedavi.
 
Olmayan hastalıkları (hastalık yoktur; zaten o yüzden kitaplarda bile bu sorunlar "bozukluk" diye geçer ama milleti yine de hastalık da hastalık diye aldatırlar) etkisi olmayan ama yan etkisi daha fazla olan ajanlarla tedavi etme işi! 3 uyduruk belirti için gidip 23 ağır yan etki paketi almanın adıdır; ruhsal tedavi! Bir yaşadığınız şikayetlere bakın; bir de size reçete edilen ilaçların içinde alt alta yazılan yan etkilere. Sonra da tedavi mi oluyorsunuz yoksa hastalık mı satın alıyorsunuz; kararı siz kendiniz verin!
 
Bir süre önce de çok ünlü bir psikiyatri profesörü çıkmış, bu ilaçlar hastalık yokken yani gereksiz yere kullanıldığında şizofreniye bile yol açabiliyor demişti.
 
Böyle ciddi bir yan etkisi olan bir ilaç, gerçek hastalık varken kullanılınca neden bu ciddi yan etkiyi göstermiyor peki?
 
İnsaf edip de, "Kardeş adam zaten depresyonda, bir de biz şizofren yaratmayalım başına, boş ver" mi diyor acaba! Böyle ciddi bir yan etkisi varsa -ki var deniyor- hasta olsa da hasta olmadan yani gerekmediği halde kullanılsa da aynı yan etkiyi göstermesi gerekmez mi! Yoksa bu ilaçlar duruma göre etki eden çok zeki bir canlı organizma mı?
 
Ben 17 yıldır içindeyim. Allah'ın yüce adı üzerine yemin ediyorum: Bu alanda mantıklı tek bir iş, bilimsel temele oturmuş tek bir gerçeklik göremedim. Bu alanda cinayet var diyorum; işiten yok! Sırf bir hekimlik dalını yaşatma ve onun prestijini - karizmasını koruma adına bu ve daha onlarca garabete ses çıkarılmıyor.


4345 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı