• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
BÖYLE RUHSAL YARDIMA BÖYLE CİNNET
20/03/2014
YILLARDIR İÇİNDEYİM, ALANA TEK BİR ÇİVİ ÇAKMADILAR
 
Geçen hafta Kayseri'de 4 çocuğunu tek tek öldüren, birisini camdan atan ve kendisi de atlayarak intihar eden kişinin psikiyatrik tedavi gördüğü ortaya çıkmıştı.
 
İlgili kurum, kuruluş, dernek ve örgütlerden çıt çıkmamıştı hiç.
Yine benzer bir vaka... Bu sefer yer bir kamu kurumu. Sosyolog ruhsal tedavi gördüğü süreçte 7 kişiyi tek tek öldürdü, kendisi de intihar etti.
 
Bu kişinin de psikolojik (dendiğine bakmayın, psikiyatrik, yani ilaçlı) tedavi gördüğü ortaya çıktı.
 
Psikolojik tedavinin ülkemizdeki açılımı şu: "Ver ilacı, indirge tedaviyi sadece ilaca, yolla evine!"
 
Artık her kurumda psikolog mevcut. Her hastanede 7 - 8 psikolog var mesela. Lakin hepsi atıl halde. Sabahtan akşama dek psikiyatristlerin gönlü olacak da iki vaka yollayacak diye bekliyorlar... 
 
Birinin gönlü olsa diğerinin ki olmuyor. Kiminin gönlünün olması onla iyi geçinmene ve samimiyet düzeyine bağlı, kiminin ne yapsan gönlünü yapamıyorsun! Bu iş tamamen ilgili hekimlerin inisiyatifine ve uhdesine amade!
 
Bu alanda ikinci bir mesleğin öne çıkmasını, mesleki statükonun yetki ve prestijini bir başka meslek grubuyla paylaşmayı istemiyor bir çoğu.
 
"Nereden geldi bunlar, verin şunlara bol bol zeka testi, hiç olmazsa onunla iştigal etsinler" algısı hakim çoğunda!
 
Multifaktöriyel yaklaşım esasmış...
 
Ruh sağlığı alanında ilaçla tedavi eksik tedavi demekmiş...
 
Ruhsal yardım bütüncül olmalıymış...
 
Biyopsikososyal model önemliymiş...
 
Psikolojik destek,
 
Psikolojik danışmanlık,
 
Psikoterapi,
 
Psikolojik eğitim...
 
Hepsi sadece teoride geçerli... Varsa yoksa medikal tedavi. Hastalık varsa da öyle yoksa da...
 
Bakanlığın bakışı bunlardan daha beter.
 
17 yıldır alana tek bir çivi çakmadı. Düşünün: Halen bir psikoloğa direkt başvurulamıyor. Çocuğuma ders çalışma alışkanlığını nasıl kazandırabilirim sorusu için gelen bir ebeveyn bile önce psikiyatriye gitmeye, önce uyum bozukluğu vb. bir tanı almaya, evvela ilaç başlanmaya mahkum!
 
Sonrası mı? Çoğunlukla al ilacı dön evine... Şayet insaflı bir uzmana denk gelinmiş yahut vaka azıcık dişli çıkmış ve ısrarla dayatmış ise belki psikoloğa... O da belki...
 
"Psikologları bir adım olsun öne çıkarıverir de psikiyatristleri küstürürüz" diye olsa gerek, yıllardır alanda en ufak bir rol, görev ve sorumluluk dağılımına gidilmedi. 100 kişiden 12'sine doğru teşhis koydular, buna bile çıt çıkarılmadı. Antidepresan kullanımı alandaki hastalık oranındaki artışla açıklanamayacak derecede patladı, yine adım atılmadı.
 
Atandı psikologlar, göz boyandı ama hiç birisi için çalışma koşulları oluşturulmadı.
 
Çoğu tek bir odada oturtuldu. Halen de öyle...
 
Yalvara yakara idareden ikinci bir oda almışlarsa sevindiler. 1 tanesi hasta yahut danışanla görüşürken diğerleri ortalıkta gezinmeye yıllarca razı oldular. Biz beşimiz feda olalım, yeter ki birimiz olsun hizmet versin dediler...
 
İki dakikada ilaç yazan, işini makine gibi gören, hastalık olsun olmasın her gelene mutlaka (ilaç verebilmek adına) bir hastalık kulpu takan bir hekime her ay adeta servet ödeyen, pahalı ilaçlı tedaviyi bir biçimde teşvik eden bakanlık devlete hiç bir maliyet çıkarmayan, sadece beyniyle iş yapan, üstüne daha gerçekçi, daha kalıcı iyileşmelere imza atan psikologları ise ödediği lise mezunu sekreter maaşı ve ek ödemesiyle küstürdü, cezalandırdı. Bu konuda yıllardır öyle adaletsizlikler yapıldı ki (halen de devam ediyor) sevsinler sizin adaletinizi demekten kendimi alamıyorum.
 
Ruhsal yardımın sadece ilaç boyutunu yani en kolayını icra edene servet öderken bu işin en az ilaç kadar önemli olan, üstelik ondan daha ağır ve zahmetli olan boyutunu yerine getirenlere evet lise mezunu sekreter maaşı ve ek ödemesi uygun görüldü.
 
Psikologlara halen uygun çalışma ortamı sağlamayanlar ve hakettikleri özlük haklarını vermeyenler, ruhsal yardımın yıllardır "ver ilacı, yolla evine" indirgemeci rutini içinde uygulanmasına göz yumanlar toplumdaki bir çok psikolojik ve sosyal sorunda maalesef ki büyük bir vebal altındalar.

 



3338 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı