• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
HASBİHAL ( MAYIS 2014 )
01/05/2014
...Çok duyarlı biriyim! Lakin hiç bir olayın beni gereğinden fazla meşgul ederek esir almasına izin vermem genellikle! Sorumluluk duygum ziyadesiyle gelişmiş! Söylenmesi gereken her şeyi söylemeyi ilke edinmiş biriyim. Bunu yaparken de lafı asla eğip bikmem, cümlelerimi ağzımda eveleyip gevelemem! Çünkü gerçeklerin hakettiği bir üslupta dile getirilmesi gerekir, aksi bir tutum vebal yüklenmek demektir. Ya böyle bir işe soyunmayacak ya da hakkını vereceksin diye düşünür, buna inanırım!
 
Bu durum zaman zaman beni tedirgin etse de gerçekleri dile getirişteki tavrımın ve duruşumun bu duyguma yenik düşmesine izin vermiyorum. Yazılarımı okuyan hemen herkesin ortak kanaati korkusuz ve çok cesur birisi olduğum yönündedir. Aslında çok cesur birisi değilim. Korku ve kaygı koruyucu işlevi olan insani duygulardır, bunların bir insanda olmaması mümkün değildir. Ben sadece bu duygularıma beni alt edebileceği fırsatı tanımıyorum. Hayır korkularımla ve kaygılarımla savaşmıyorum, onları yenmeye falan uğraşmıyorum. Çünkü doğamızla ve doğamızın bir parçası olan duygularımızla savaşılmaz. Sadece bu duygularıma rağmen yapıyorum; yapılması lazım geldiğine inandığım şeyleri! Duygularım işini yapıyor ben işimi... Ben onlara karışmayınca onlar da bana engel olmuyor haliyle. Her şey karşılıklı!
 
Son dönemde zaman zaman bu kuralımı aşmaya başlasam da genellikle müzik dinlemem! Hayatta asla dizi film izlemedim, izlemem de. Bu filmlerin çoğunu zekama hakaret gibi algılıyorum. Kendimi kültür ocağımızın tam orta yerine incir ağacı dikmeye çalışanlara kazma kürek taşıyan talihsiz bir hamal gibi hissediyorum! (Gerçi hep derim; hisler gerçeği yansıtmaz)
 
En hayret edilen yönüm hala hangi partiden yahut siyasi görüşten olduğumun anlaşılamamış olmasıymış, öyle deniliyor gelen bazı maillerde! Buna çok seviniyorum. Laf aramızda ben de hangi siyasi vb. bir görüşten olduğumu anlayabilmiş değilim hala. Çünkü klasik manada siyasal yahut başka bir görüşe sahip olmayı doğru bulmuyorum. Bunun adil düşünmeye, hakkaniyetli analizler yapmaya, ilkeli duruşa engel olduğunu yahut bunları çok zorlaştırdığını biliyorum! Yüzlerce yazı yazdığım halde hala herhangi bir görüşe yakın yahut uzak bir görüntü vermemiş olmamı bu konudaki duruşumun başarıya ulaşması olarak görüyor, bundan ötürü de derin bir sevinç ve bahtiyarlık hissediyorum! Bu dengeyi sürekli koruyabilmek, bu adil çizgide sürekli durabilmek çok zor bir iştir çünkü! Bunu benim diyen kişiler bile yapamaz, bakın basın dünyasına vs.
 
Önemli bir başka yönüm de yapılması gerekeni mutlaka yapmaya azami gayret sarfetmemdir. Bunun sonunda ödenecek bir bedel varsa da onu mutlaka öderim, bunu çekinmeden göze alırım! Hayatta rahat risk alabilen bir yapım var! Çünkü hayatın her adımı risk demektir zaten! Hiç risk almamak için çabalasınız bile en büyük risk hala en yakınınızdadır. Yani yapılması gerekeni yapılması gerektiği için yaparım. Sonrasını fazla düşünmem. Çünkü sonrasına girerseniz o an yapılması gerekeni yapamazsınız! Oysa bizi ilgilendiren hemen önümüzdeki şeyin yapılıp yapılmadığıdır; sonrası bizlerin hüznü kuruntusudur. Sonrasına Allah kerim derim... Bundan çekinmem. Lakin bu durumda bana ödetilecek bir bedel haksız olursa bunun bedelini rolü olanlara fazlasıyla ödetirim. Bu denli de kinci, asla taviz vermeyecek derecede katı, haksızlıklar karşısındaki tutumu oldukça net ve sert olan birisiyim!
 
Bu arada hiç bir işimde sonucu önemsemem! Beni ilgilendiren sadece ve sadece süreçtir. Benim ne yaptığım yahut yapmadığımdır. Evvela başta benim yaptığım şeylerden bir şeyler öğrenmemdir. Mesela ben kendi yazılarımdan çok şeyler öğreniyorum. Sırf bu sebeple bile ölene dek yazmak isterim.
 
Bazıları, "Hocam sizin gibi birisinin nasıl olur da daha çok okuyucusu vs olmaz" diye soruyor.
 
Hemen belirteyim: Bu okuyucunun sorunu. Ben yazmayı görev biliyorum. Birinci itici gücüm bu! Sorumluluğumu yerine getirmek...
 
Bu işten acayip keyif alıyor, en çok da kendi yazılarımı okumaya bayılıyorum. İşte bu denli yazmamın ikinci büyük nedeni de bu. Yazılarım başta bana çok şey öğretiyor. Öyleyse bunlar bana kafi. Gerisi tın... Böyle diyorum! Aslında yazılarım değişik platformlarda da paylaşıldığı için ciddi düzeyde okunuyor, orası da ayrı bir mevzu! Satece web sayfamı yahut facebooku baz almamak gerekiyor. Ayrıca yazmak bana harika kapılar açtı, yaşarken asla karşılaşma imkanım olmayan nice değerli insanla tanışmamı, dostluk kurmamı sağladı. Velhasılıkelam yazmak müthiş bir şey... Hele hele de benim gibi bağımsız ve beklentisiz yazmak süper ötesi...
 
Yazılarımı okuyan hemen herkes çok farklı, yeni şeyler kazandırıcı, ezber bozucu ve özgün buluyor. Aslında çok kitap okuyan birisi değilim. Öyle olsa belki benim yazılarım da çoğu kişininkiyle aynı üslupta ve içerikte olur. Çünkü aynı havuzdan beslenmiş olurdum o zaman! Benim yazılarımın en büyük kaynağı ciddi mesleki deneyimim, iyi olduğunu sandığım gözlem kabiliyetim ve bir kere kilitlendim mi yanımda top patlasa duymayacak kadar yoğun olan, zaman zaman kızımın seslenip de duymayınca, "Anneeee, babam yine gitmiş" dediği derin düşünme yeteneğim!
 
Dertleşmek bir ihtiyaçtır. Dertleşmek yaşanılanlar neticesinde oluşan ve içe yönelen zehiri dışarıya akıtır. Binlerce insanın derdiyle dertlenen birisinin dertleşeceği kişi de haliyle onlarca kişi olacaktır. Bir ya da iki kişiyle dertleşmek bu kadar çok kişinin derdini yüklenen bir kişiyi kesmeyecektir. Kaldı ki birebir olarak kimseye açılan ve derdini döken birisi değilim, hiç böyle olmadım! Bu sebeple zaman zaman hasbihal ediyor, okuyucuyla dertleşiyorum. Derken bir hasbihalin daha sonuna geldik. Bir başka hasbihalde görüşmek üzere...
 


2227 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı