• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
GELENEKTEN İNDİRİLEN DİNE HİCRET
01/12/2014
Benim geleneksellikten indirilen dine doğru olan değişimim tesadüfen farkına vardığım Edip YÜKSEL videolarıyla oldu! Biraz uçuk gibi gelse de çoğu konuda tabuları yıkan, farklı bakış açıları sunan, ağzımıza alırken bile çekindiğimiz meseleleri en cesur bir dille eleştiren Edip bey kafamda bazı ışıkların yanmasına yol açtı. Nedense kabullenmem zor olmadı çünkü hiç bir zaman tutucu, inatçı ve bağnaz olmadım. Hep gerçeğin peşinde oldum! Ne toptan kabul ettim ne de toptan retçi bir tavır takındım. Oldum olası her kaynağa açık durdum, her kaynaktan beslenmeye çabaladım, zihnimi tek tip girdilerle hiç bir zaman şartlandırmadım. Edip bey vesilesiyle din gibi kutsal bir meselede bile kandırıldığımızı fark edince (kendi mesleki sahamdaki aldatışa zaten yıllardır kafa yoruyordum) ilgim daha çok arttı.
 
Edip beyin biraz uçuk tarzı nedeniyle acaba ayetleri vs. çarpıtıyor olabilir mi diyerek ayet odaklı araştırmalara, kıyaslamalara koyuldum. Sonra Edip beyin dediklerinin meselenin ancak çeyreği olduğunu gördüm. Bu arada Mustafa İslamoğlu, Mehmet Okuyan gibi hocaların da benzer tespitleri olduğunu fark ettim. Çok emin olmuştum artık lakin yine de insandık, çoğunluk gibi yine yanılıyor olabilirdim diyerek zaman zaman Allah'a dua ettim, eğer yanlış ise bulunduğum yol en doğru istikameti bana versin diye! Niyetimi düzgün tutup sadece gerçeği aramaya özen gösterdim. Kendimi sık sık sorguladım.
 
Niyeti düzgün tutmak ve sadece gerçeği aramak galiba işin sırrı! Yalanlamak yahut kendi bulunduğun çizgiyi doğrulamak için değil de en hakiki olana ulaşmayı dilemek... İşin sırrı burada! Sonra böylesi bir zulmün altında inleyen indirilen dine yardım etmeye karar verdim. Kendim klasik manada yeterli bir dindar olmasam da Allah'ın dinine yardım etmek istedim. Bu konuda kısa sürede iki sanal kitap yazdım.
 
"Mesleki çizgini bozma" eleştirilerine aldırış etmeden ve bu konudaki olası sosyal ve statü kayıplarını (kategorize edilme, yanlış yorumlanma, mesleki imaj olarak yara alma vb) göze alarak bu çalışmaları web sayfama da koydum. Hiç bir zaman dünyevi kayıpları önemsemedim, her zaman için tüm kazanımlarımı kaybederek tabiri caizse limon satabilmeyi, bu şekilde ayakta kalabilmeyi göze alabilecek bir yapıda olmayı başardım. 60 - 70 yıllık bir hayat sonuçta. Bu bitiş çizgisini hep aklımın bir köşesinde bulundurdum. Bu kadar kısa bir ömür için hatalarımız, günahlarımız olabilir lakin fırıldak olmaya değmez diye düşünürüm hep! 
 
Ayrıca Onların Çoğu Zanna Uyar adlı facebook grubunu kurdum. Necip Fazıl'ın deyimiyle bu çabalarıma çiçek yetiştiren bir gübre olma arayışı denilebilir. Zaten inandığım her gerçeğe omuz vermek, onu çekinmeden haykırmak, haksızlık karşısında asla eyvallah etmemek (ki bunu beni tanıyan herkes bilir) benim fıtratımda hep olmuştur. Hep insanın değerini olaylar karşısındaki duruşunun belirlediğine inanmışımdır, en beğendiğim yönüm hep duyarlı davranmam olmuştur. Benim hikayem bu. Sizden de bekliyorum.


1259 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı