• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
ŞİDDET EKEN ŞİDDET BİÇER
15/02/2015
ŞİDDETİ ÇAKTIRMADAN MAYALAMAK
 
Başladı yine "Kısasa kısas gelsin" propagandası! Oysa 30 senelik hapisten korkmayan 1 saniyelik ölümden çekinir mi!
 
Bu talepler din adına savunulur. Oysa sanıldığı gibi öldürmek değil; süründürmektir en etkili, en caydırıcı ceza! (Bu yüzden hırsızlıkta kol kesilir, bu sebeple zinaya Kur'anın önerdiği ceza 100 sopadır zaten! Zannedilenin aksine kol kesmek öldürmekten, sopa recmden daha caydırıcıdır)
 
Kısasa kısas en caydırıcı metot değildir; sadece en hakkaniyetli ceza olarak düşünüldüğü için tesis edilmiştir dinde! Adalet duygusunun muhafazası, yara almaması için!
 
Şiddeti önlemek ağır - basit, kadın - erkek, doktor - hasta yakını ayrımı yapmaksızın her türlü saldırgan harekete anında ve en etkili cezanın verilmesiyle mümkündür.
 
Sokakta beş kişinin bir kişiyi tekmelediği, karakola gidilse bile elin kolun sallanarak öte kapıdan çıkıldığı, çoğu zaman mahkemeye bile yansımadığı bir kültürde şiddet önlenmez.
 
Ağır dereceli şiddeti önlemenin yolu hafif dereceli olduğu düşünülen kavga vb. şiddeti bile cezalandırmaktan geçer. Büyük şiddeti küçük şiddet eğilimleri ve egzersizleri mayalar.
 
İnsan onuru önemsenmediği, sokaktaki küfür, kavga gibi olgulara en ağır cezalar verilmediği sürece şiddet önlenemez.

Cezadan sadece 5 - 6 aylık hapis cezaları anlaşıldığı,  para vb süründürücü ceza metotları devreye sokulmadığı sürece şiddet önlenemez. Günümüz insanı için malı canından ve özgürlüğünden bile daha değerlidir.
 
Her sorunun çözümünün sadece eğitimde (yani öğretmenlerin şiddet yapmayın çocuklar demesinde) ve daha çok dindarlaşmakta (İsviçre'de, Finlandiya'da vs. halk çok mu dindar?) arandığı, medenilik, erdem, insanlık gibi ortak insani değerlere daha çok vurgu yapılmadığı sürece şiddet artar.

Evet... Kadına - erkeğe şiddet ve ağır - hafif şiddet ayrımı yapıldığı sürece şiddet önlenemez.
 
Gasp, silah, yaralama, öldürme, kavga, şiddet sahnelerinin dizi ve film adı altında toplumlara empoze edildiği ve kitlelerin şiddete karşı duyarsızlaştırıldığı, böylece şiddet eğiliminin önündeki koruyucu ruhsal kalkanların ortadan kaldırıldığı bir dünyada şiddet önlenemez.

Gülümseyen, güzel söz söyleyen, hoşgörüden ve merhametten dem vuran tek bir dizinin kalmadığı, her dizide sürekli ağlayan, öfkelenen, iğneleyen, bağıran, şiddet uygulayan, asık suratlı, asabi yüzlü, gerilimli, çatışmacı, anormal duygusallıkları olan oyuncu ve karakterlerin yalanlarının, oyunlarının, hile ve desiselerinin işlendiği, insanın insana olan sevgisini, saygısını ve güvenini zedeleyen, insanın insana bakış açısını bozarak dinamitleyen, insanı insanın en büyük düşmanı ve tehdidi gibi yansıtan, zamanla bu algıların içselleşmesine zemin hazırlayan dizi ve filmlerle şiddet önlenmez, ancak mayalanır.

Sigarayı zararlı diye ekranlarda perdeleyen ama her filmde onlarca kere silahla alnının şakından adam vurmayı aksiyon adı altında kitlelere ballandıra ballandıra anlatan, uyuşturucuyu yasaklayan ama sivillere silah satışını serbest bırakan riyakar bir dünyada şiddet azalmaz.

En ufak bir sözel yahut fiili şiddet eğilimine karşı devlet anında ve etkili bir metotla devreye girmez ise kişilerin kendilerini savunmak için sürekli bir şiddet savunucu gardı almasını (yani psikopatik manevralar yapılmasını ve psikopat tutumlar takınılmasını) böylece kısa bir zaman içinde şiddete eğilimli kişiliklerin ve yapıların gelişmesi önlenemez.
 
Tecavüzü önlemenin yolu idam değildir. Teşhir etmek ve süründürmektir. İdam sanıldığı gibi etkili değildir. Çoğu kişi savaşta yahut intihar vb. yolla ölümü bizzat kendisi tercih eder. Bilinçaltımızın "Zaten herkesin ömründe bir kere öleceğini" bilmesi bu olgunun caydırıcılığını azaltır.
 
Dizden aşağıya ateş etmeyi öldürme kastı saymayan, indirim nedeni gören yani şiddeti üstü kapalı olarak teşvik eden garabet kanun ve yasalarla şiddet önlenemez.

Katillerin, canilerin, tecavüzcülerin basın ve medyada isimlerinin sadece baş harflerini veren, ancak haklarında bir adli konuda henüz sadece iddia bulunan bazı şüphelilerin boy boy resimlerine yer veren bir zihniyetle şiddet azalmaz.

Foks TV'yi neden bir ABD'li aldı, niye haber bültenlerinde sürekli ölümlü bıçaklı kanlı haberlere ağırlık veriyor, niye hep aynı içerikli yerli diziler yayınlıyor sorusunun yanıtı aranmayan, bu konu üzerine tek bir tez hazırlanmayan bir ülkede şiddet azalmaz.

Suça ağır ceza verilmemesi sadece bu eylemin modelleme yoluyla hızla toplumun her katmanını kuşatmasını sağlamaz; aynı zamanda kitlelerin mevcut devlet rejimine karşı öfke ve güvensizlik geliştirmesine, despotik rejimlere vs. özenilmesine de yol açar. Dolayısı ile bu sorun aynı zamanda bir rejim ve devlet güvenliği sorunudur.


1607 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı