DEMOKRASİ TAĞUT BİR DÜZEN MİDİR

Site Bilgi Panosu

“Eğer bir şey öğrenebileceksem en kötü düşmanımı dinlemek için yirmi mil yürürüm.” Gottfried Leibniz

Önerilen Linkler

Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net

DEMOKRASİ TAĞUT BİR DÜZEN MİDİR

12/07/2015

Bu ülkede derinden ilerleyen, akılla bağını büsbütün kesmiş, tağut da tağut deyip duran, tağutu devletin rejimiyle özdeşleştiren, böylece alenen gerçekleri çarpıtan, saman altından hızla serpilen bir radikalizm ve kendini Allah'ın yeryüzündeki jandarması zannedenlerin hızla çoğalması tehlikesi var.

Bunların derdi asla Kur'an falan değil! Çünkü verdiğiniz ayet bazlı cevaplar bu gizli inkarcıların umurunda bile olmuyor. Bu gizli tehlikeye karşı uyanık olmalıyız. Kur'an dini bu despotik odaklara asla icazet vermiyor. Bu sebeple din Kur'andır hareketine sadece Kur'andaki dine hizmet için değil, ayrıca bu sebeple de destek olalım! Yoksa Afganistan'a dönmemiz, bu günlerimizi mumla arar hale gelmemiz kaçınılmazdır.

Ülkemizin Ortadoğu karanlığına ve bataklığına dönmesine asla izin vermeyelim... Bu yobazların en büyük korkusu dinin sadece Kur'an olduğu gerçeğinin hızla açığa çıkarak yaygınlaşmasıdır. Çünkü bunlar motivasyonunu ve argümanlarını Kur'an dışı kaynakların din edinilmesinden, özellikle de zan havuzundan alarak güçlenmektedirler.

Bunlar ısrarla 4 halifenin seçimle iş başına gelmesi gerçeğini ve peygamberimiz dönemindeki meşveret kurumunu görmezden gelirler. Dini öğüt olarak sunan, "Sen onların üzerinde bekçi değilsin" diyen, "Senin dinin sana, dinde zorlama yoktur" hükmünü veren Kur'anın özgürlükcü ruhunun demokrasiyle birebir uyuştuğunu, bunun dünyadaki ilahi imtihan ortamı ve insan fıtratı için en uygun rejim olduğunu kabulde inatla direnirler.

Üç beş hükmün Kur'andan alınacağı, ancak geri kalan yüzlerce hükmün ulema tarafından verileceği yani indirilenle değil zanla ortaya konacak hükümlere ilahi denilecek bir modeli dini rejim diye sunar, bu gerçeği hep gizlerler. Ulemanın o ya da bu yolla ortaya koyacağı görüşlerin bir neticesi olan yasalar ve kanunlar ilahi olabilir mi? Beşer zihninden sadır olan bu yasalara ilahi demek şirkin ve Allah'a iftiranın en zirve noktasıdır. Allah bu gerçeğe kendi elleriyle yazıp sonra da bu Allah katından derler diyerek işaret eder.

Velhasıl az veya çok, o şekilde veya bu yolla insan eli değen, hele hele de Kur'anın "İnsanoğlu nankördür" dediği kulları eliyle işletilen hiç bir rejim kutsal değildir. Bir rejimi iyi yahut kötü yapan şu ya da bu rejim oluşu değildir; başındaki insan faktörüdür. Adil bir yönetici kadroyla komünizmden bile iyi bir yönetim çıkar. İnsan kaynaklı hataları rejime fatura etmek insan kaynaklı kazadan arabayı sorumlu tutmak demektir. Afganistan uyuşturucuda bir numarayken birilerinin tagut dediği demokrasiyle yönetilen ülkelerde sokağa tüküren insan örneği görmekte bile neredeyse zorlanırsınız. Mesele bu!

Demokraside suç fazlaymış, örneğin hırsızlık yaygınmış vs... Genelde bu tür argümanları ileri sürerler. Bunun kabahati demokraside olabilir mi! Verirsin hırsızlığa otuz sene ceza, bakalım hırsızlık vs kalıyor mu! Kapkaca organize suç cezası geldi, ertesi gün bitti. İsviçre vs dünyanın en huzurlu ülkeleri! Hanı sorun demokraside vs yani rejimdeydi?

Baskıcı yönetimler şirki kurumsallaştırıyor, münafık karakterler yaratıyor ilahi imtihan ortamını ifsat ediyor çünkü özgürlüğü yok ettiğinden seçenek bırakmıyor. Seçenek kalmayınca imtihan olur mu! Sen bir şıkkı seçmeye mecbursun ve bunun adı da imtihan!

Dini birilerinin tagut, şerri vb kavramlarla maskeleyerek ucuz yoldan kalıcı dünyevi saltanat aracı kılma çabasına kayıtsız kalmayalım. Bu konuda ilmi ve fikri yoldan mutlaka mücadele verelim!

Yorum Yaz

1617 kez okundu. Yazarlar