• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
MUTEDİL MÜSLÜMANI BAĞNAZLAŞTIRMA SÜRECİNİN ANATOMİSİ ( 1 )
25/07/2016
<> Dinde aşırıya gitmeyin diyen, mutedil olmayı öğütleyen bir dinde mü'minler kısa sürede nasıl bağnazlaştırılır <>

Önce Allah var, ölüm var, hesap var, cennet, cehennem, kabir, azap, zebaniler, bir vakit namaz için kırk yılan yaklaşacak vs diyerek kişileri dinin çekim alanı içine alıyorlar! Zaten bu topumda çoğu kişi bu konularda az ya da çok belli bir itikat ve eğilim sahibidir, sadece bu hususları biraz daha fazla vurgulayarak daha da öne çıkarıyorlar. Cemaat vb ortamlara davetin altındaki bir gaye de budur. Telkin ortamı için gerekli olan fiziksel yakınlığı ve diğer uygun koşulları sağlamak! Bu yüzden bir kişinin evinde kendi başına Müslüman olması, hatta iyi bir Müslüman olması dahi pek hoş görülmez, bu yüzden mutlaka bir gruba girerek düzenli bir sohbete vs gitmesi gelmesi hedeflenir.

İşte bu konuda yeterli düzeyde bir şuur oluşturulup da az çok bir farkındalık artışı sağlanan kişiler namaz, bir vaktin cezası, yüzde nur kalmaz, bereket olmaz, namaz yoksa gerisi... gibi daha ziyade rivayete ve hoca efendilerinrüya, keşif ve kerametlerine dayalı, Kur'anda asla yeri olmayan hikaye ve menkıbe ağırlıklı telkinlerle hedef kişileri kısa sürede dindarlaştırma operasyonuna tutmaya başlarlar. Birinci aşamada Allah ile korkutarak yeterince mevziye yaklaştırmışlardır, bu ikinci aşamada artık rutin işleme safhasına geçilmiştir.

Böylece kişileri kısa sürede din sanki namazmış, namaz varsa her şey varmış, o yoksa hiçbir şey yokmuş gibi Kur'an açısından son derece batıl bir algının içine sokarlar. Bu şekilde hedef kişiler bir üst propagandanın tesirine daha da açık hale getirilir. Artık ilgili kişiler sisteme, Atatürk'e rahatlıkla laf söylenecek kıvamdadır. Ters tepki verme, reddetme, çekip gitme yahut şikayet etme şansları oldukça azalmıştır.

Üçüncü aşamada "Sen Müslümansın, Atatürk'ü nasıl seversin, bu sistemi nasıl desteklersin" dendiğinde kişiler bu durumu makul bulmaya, içinde bulundukları dindarlıkla bu söylenen şeyleri birlikte düşünemez olmaya, ikisini bir araya yakıştıramaz olmaya başlarlar. İlk başta belki açıkça ses çıkaramazlar ancak içten içe devlete, rejime, sisteme, bu sistemi oluşturan demokrasi, cumhuriyet gibi değerlere tavır almaya başlarlar.

Hakimiyet milletindir!

Demokrasi kafir düzenidir!

Hüküm Allah'ındır!

Gibi saptırılmış, çarpıtılmış, bağlamından kopartılmış, bile bile, kasten bir şeylerin karşısına dikilmiş üç beş klişe argümanla kişilerin beyinleri ve ruhları tamamen esir alınır! Artık ilk başta Allah rızası için çıkılan yolda nihayet sistemle kavgalı, dini ideoloji edinenlerin, dini kalıcı dünyevi saltanat aracı görenlerin değirmenine su taşımaya hazır bir aşamaya gelinmiştir.

"Ya Allah bismillah" diye bilinen yüksek sesli tekbirlerle ve diğer sesli zikirlerle vs. bu zihinsel ve ruhsal dönüşüm hem daha kısa sürede hem de daha kolay sağlanır, var olan itikadi pozisyon ise daha da kuvvetli bir hale getirilir. Bu çalışma, telkin büyüsünün kapaklarını açan, mesajın daha diplere sızmasını sağlayan en büyük psikolojik etki ajanıdır.

Kur'an anlaşılarak okutulmaz, onun dışındaki tüm iyi seçilmiş eserler hep Türkçe, hep anlamak için okutulur. Böylece bu güçlü hipnozdan korunmak ve çıkmak için çok çok önemli bir iksirden de kişiler mahrum edilir. Haliyle bir efsunlama faaliyeti her yönü iyi kurgulanmış bir yaklaşımla kısa sürede sonuç verir.

Şu çok önemli bir tespittir ve bu işin bam telidir: Hikaye, menkıbe, rüya, keşif, keramet, rivayet, hurafe bazlı geleneksel din zemininde dindarlaşan kişilerin çoğu sistemle, demokrasiyle, Atatürk'le, düzenle, devletle sorunlu hale gelmeye mahkumdur! Sorunlu olmayanlar ya cemaat ve tarikat gibi sürekli telkin alınan kapalı gruplara girmedikleri ya başlangıçtaki güçlü milli duyguları sebebiyle var olan Atatürk sevgileri ya tuttukları parti ya da bu konularda çok fazla kafa yormama gibi nedenlerle sistemle sorunsuzdurlar! Ancak bu kişiler geleneksel dinin bu yöndeki sistemli telkinlerine açıktırlar, her an sistemle kavgalı olmaya adaydırlar. Bunların çoğu da bu yöndeki bir telkin operasyonuna henüz alenen denk gelmemişlerdir genellikle! Denk geldikleri anda havlu atmamaları için belli bir neden yoktur. Çünkü inançlarının, hele hele de inançlarının tek gerçek kaynağı olan Kur'anın aslında anlatıldığı gibi mevcut sistemle bir sorunu bulunmadığına dair güçlü ilmi, fikri, özellikle de dini argümanlardan yoksundurlar.

Demokrasi niçin dinen yanlış olsun?

Demokrasi dinin ruhuna neden uygundur?

Sistem niçin Kur'ana aykırı değildir?

Gibi sorulara verilecek hem fikri hem de dini cevapları pek yoktur. Sadece "Şu zamanda, o eskide kaldı, şeriat ile yönetilen ülkelere bak hepsi facia" gibi bir iki sığ, yetersiz delille bu bakış açılarını yaşatmaya ve ayakta tutmaya çalışırlar. Ancak bu, karşı tarafın daha dini gibi duran, en azından ilk bakışta daha mantıklı gibi görünen bir iki temel argümanı karşısında çaresiz kalmaya mahkumdur.

Ey Müslüman kardeşim!

Rahat ol!

Müslümanlığınla demokrasi arasında sıkışmaya, birini diğerine tercih etmeye mecbur değilsin! Bizi din konusunda, hemen hemen her mevzuda aldatan İslam papazları bizi bu konularda da maalesef ki aldattılar. En azından bu hususların dinimizle çelişmediğini bize anlatmayarak bizi sürekli iki arada bir derede bıraktılar. Çoğumuzun dini ideoloji haline getiren yobaz ve bağnazlarca kafalanmasına, onların safına çekilmesine, din kılığı giydirilmiş bağnaz ideolojilerine çanak tuttular, buna yol açtılar. İkinci yazıda demokrasi, hakimiyetin millette olması vs neden dinimize aykırı değildir, niçin dinimize son derece uygundur, onu anlatmaya çalışacağım! Şimdilik kalın sağlıcakla!



771 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı