SAYGIDEĞER ARKADAŞLARIM

Site Bilgi Panosu

“Eğer bir şey öğrenebileceksem en kötü düşmanımı dinlemek için yirmi mil yürürüm.” Gottfried Leibniz

Önerilen Linkler

Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net

SAYGIDEĞER ARKADAŞLARIM

14/10/2016

Saygıdeğer Arkadaşlar;

Sadece özelden gelen sayısı belirsiz mesajlar vs değil, yapılan (aşağıdaki) mini anket de gösteriyor ki güzel işlere imza atılmış! Kiminin bir çok konudaki hatalı algısı değişmiş kiminin ise zaten var olan doğru algıları daha da güçlenip pekişmiş! Buna vesile olabilmek, tuşlara tıklayarak kilometrelerce ötede nice kişinin zihnine, dolayısıyla da ruhuna / gönlüne dokunabilmek, uyurken bile faydalı olabilmek büyük bir mutluluk kaynağı! Bilenler biliyor! Nice özgün fikre / tespite, nice özgün ve öncü işe imza attım! Her birisi şimdi tohum, zamanla her biri bir filiz gibi serpilecek inşallah! Bana bu imkanı veren yüce Allah'a şükürler olsun!

Bir süre facebooka ara vermeyi düşünüyorum! Bunu daha önce de zaman zaman söyledim, hatırlayanlar olacaktır, bildiğiniz üzere pek muvaffak olamadım! :) Hayatta iki aşırı, iki "hastalıklı" duyguya sahibim! Sorumluluk duygum ve merhamet duygum! Bu sefer başarılı olacağım, söz!

Sosyal medyadaki sayfalarım gerek görsel gerekse kısa yazılı iletilerle, sayısı belirsiz yazı ve makalelerle neredeyse tam bir arşiv oldu! Yine üç ayrı web sayfam tam bir kütüphane niteliğine kavuştu! Bu saatten sonra hala parça parça ileti paylaşmak tekrara yol açıyor. Bu da hem sıkıyor, takipçileri itiyor, takıntılı bir insan izlenimi veriyor hem de (kanaatimce) dinde baskı ve zorlama anlamına geliyor. Çünkü ben dini eğitimin bile dinde bir çeşit psikolojik zorlama olduğuna inanan birisiyim! Bildiğiniz üzere dinin eğitimi değil, tebliği olur diyorum! Sürekli dini ileti paylaşmak (ki aslında bizimki dindar olun, namaz kılın vb mesajlar taşıyan iletiler değil; yanlışları düzeltici işlevi olan şeyler, belki de bu sebeple sürekli yazılması da faydalı olabilir, bundan tam da emin olamıyorum aslında) zihinleri telkin etkisi altına alıyor, şartlanma oluşturarak iradeleri zorluyor. Bence bu doğru değil! Ben ulaşabildiğim kişilere tebliğimi yaptım! Bundan sonrası sizlere düşüyor! Bu konudaki yanlışları, kendi orijinal tespitlerimi vs (genelde farklı şeyler söyleyen, yeni fikirler üreten, çoğunlukla kendi ürettiklerimi paylaşmayı tercih eden biriyim! Bunu bilenler biliyor) elimden geldiğince duyurmaya, deşifre etmeye çalıştım! Tabi ki bunu yapan tek kişi ben değilim! Maşallah bu konuda gece gündüz gayret eden nice yiğitler var! Onlara selam olsun! Bence onlar üstlendikleri bu zor misyonla sahabeninkine benzer bir işlev görüyorlar! Yaptıkları işi bu gözle görmeye devam etsinler!

Bir süre buralardan uzak kalarak iki üç yıldır geceli gündüzlü yürüttüğüm amansız ilmi ve fikri mücadeleye bir nefes arası vermek, kendime ve aileme daha çok zaman ayırmak istiyorum! Çok nadir zamanlarda harekete geçen ve genelde de beni pek yanıltmayan içimdeki güçlü ses de bunu söylüyor! Yine ara ara, nadiren de olsa girip, seyrek de olsa bazı iletileri elbette paylaşacağım! Bu, bir süre boyunca şimdiki kadar yoğun olmayacak! Demek istediğim şey bu!

Ankete gösterdiğiniz teveccüh için, yapılanların boşa gitmediğine şahit olmamı sağladığınız için hepinize teşekkürlerimi bildiriyorum! Hep var olun! Bir süreliğine günlük pek fazla ileti paylaşmayacak olsam da mevcut iletilerimi ara ara yoklamaya, incelemeye, okumaya, istifade etmeye, faydalı gördüklerinizi başkalarının da istifade etmesi için zaman tünelinizde vs paylaşmaya lütfen devam edin!

Unutmayalım ki bizim coğrafyada ufuktaki en büyük tehlike bağnazlıktır. Bağnazlığı yaratan şey ise düşünmeden inanmaktır. Paralel din zemininde artan dindarlaşma eğilimi bağnazlığı besleyen bir diğer yataktır. Bu iki hususla ilgili olarak yapılan ve paralel dini büyüten zan kaynaklarıyla mücadeleyi esas alan; düşünmeyi / sorgulamayı merkeze koyan ilmi ve fikri mücadele bu nedenle çok hayati bir önem arz ediyor.

Hepinizi çok seviyorum!

Fikirlerimizi yine söyleyelim; ancak bu birbirimizi sevmeye engel olmasın! Unutmayalım ki insan sadece zihnindeki inançtan, beynindeki düşünceden ibaret değildir. İnancı için, fikri ayrılığı için kimseyi harcamayalım; basit bir eşya gibi kolayca bir kenara koymayalım! Bunu yaratılanın hatırı için yapamıyorsak bari yaratanın hatırına yapalım! Allah bile bu dünyada herkese hak ettiğini veriyor, kimseyi inancı vs için harcamıyor. Kraldan çok kralcı olmayalım! Sevelim, sevilelim; dünya kimseye kalmaz!

Her birinize tek tek, her birinize en içten saygılarımla...

İzzet GÜLLÜ

13.10. 2016

Yorum Yaz

1256 kez okundu. Yazarlar