• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
İKİ FARKLI BAKIŞ, İKİ AYRI GÖRÜŞ
02/01/2014
"Ey neşe, şuan gönlümde gam var. Şimdi gelme, misafir üstüne misafir olmaz! (Mevlana)"

"Ey gam hemen git, sen hastalıksın çünkü! Gitmezsen öldüm, mahvoldum, bittim ben (Statüko öğretisi)"

Mevlana ve O'nun temsil ettiği doğu ekolü dertlere yol gösterici yani yoldaki işaret levhası gözüyle yaklaşır.

Söz gelimi sıkıntı, stres, hüzün vs. sorunun kendisi demek değildir; bunlar hayatımızda yanlış giden bir şeylerin var olduğunun haberini verir bize! Dolayısı ile psikolojik belirtiler Mevlana anlayışında ve O'nun temsil ettiği doğu kültüründe musibet değildir; bilakis nimettir.

Çağdaş batı akımları ise psikoloji levhasındaki işaretleri yani belirtileri derdin / musibetin bizatihi kendisi olarak görür. Stresi, hüznü, sıkıntıyı hastalık kabul eder. Daha doğru bir anlatımla, "Ne hayatında, ne sistemde, ne koşullarında, ne hayatı algılama ve yaşama biçiminde sorun var. Sorun sadece sende, sorun sadece beyninde, çünkü sen hastasın" mesajı verir.

Olağan duygu durum hallerine semptom der mesela. Oysa belirtiler alttaki bir patolojiyi gösterirse semptom yani hastalık göstergesi halini alır.  Bu statüko altta ne var ne yok bununla ilgilenmez! Şiddete ve sayıya bakar sadece! Birkaç belirti bir arada görülmüşse ve bunların şiddeti kendisine göre biraz da yüksekse sizi hemen hasta sayar! Oysa bu son derece yanlış bir kriterdir. En basitinden birisiyle kavga edildiğinde dahi üç beş belirtiyi bir arada ve oldukça yüksek derecede yaşar insan! Uzun süreden beri borç yükü altında kıvranan kişiler dahi bazı belirtileri uzun zamandan beri yaşar. Dolayısı ile ne belirtilerin sayısı ne şiddeti ne de süresi gerçekçi bir kriter değildir. Bunlar sadece altta bir bozukluğu gösteriyorsa semptom olur ve bir kıymet taşır. Statüko bununla ilgilenmez; çünkü bu durumda altta bir anomaliye ulaşamaz. Bu durumda hasta ve hastalık üretebilme imkanı kalmaz. Hasta ve hastalık olmayınca ise kendisi var olamaz!

17 yıllık ve binlerce vak'alık yoğun klinik deneyim süreci bana Mevlana ve O'nun temsil ettiği doğu ekolünün bakış açısının doğru olduğunu, Batı yaklaşımının her tarafı dökülen onlarca çelişki ihtiva eden sakat bir görüş olduğunu göstermiştir.

Bugün Batı bakış açısının etkisi altındaki mevcut ruhsal yardım statükosu ruhsal tedavi adı altında insanlara yoldaki işaret levhalarını söktürmeye devam etmektedir.

Bizi tehlike karşısında uyarmak için çalan sirene "siren bozulmuş" diye yaklaşmaktadır.

Bu uyarıcı dost sesi kablosunu (ilaçla, terapi ile vs) kesmek suretiyle iptal etme işgüzarlığına tedavi diyen, bunu bize marifet gibi sunan bu statüko bizleri tehlike karşısında gereken refleksleri vermekten ve daha kalıcı adımlar atmaktan alıkoyuyor.

Bizleri savunmasız bir hale getiriyor.

Zaten böyle olduğu içindir ki sorunlarımız azalması gerekirken uzman ve imkan sayısı ile paralel bir biçimde artmaya devam ediyor.

Her zaman söylüyorum:

Sorunlarımızdaki artışın en büyük nedeni bu alandaki uzman ve imkan sayısındaki artıştır.

Çünkü bu statüko güçlendikçe salgıladığı zehre maruz kalan kişi ve kesim sayısı aynı oranda artmakta ve genişlemektedir.



2838 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı