• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
DUYDUM Kİ İZZET HOCA REKLAM PEŞİNDEYMİŞ
12/03/2014
Psikiyatristler ve onlara yakın bir noktada durdukça kendilerini daha değerli hisseden biz psikologlar (ben hariç) toplumun sağlık - hastalık algısını bozarak ve beyinlerde ürkütücü ruhsal hastalık algısı inşa ederek yığınla insanı psikolojik ızdırabın pençesine düşüren kişilerdir. Sorunlarımızın yaygınlığındaki ve bu sorunlardan etkilenme oranımızdaki artışın en baş sebebi bu uzmanların sayısındaki ve etkinliğindeki artıştır.
 
"Ben depresyona girdim, ben hastayım" algısını, "Ben sadece sıkıntılı günler geçiriyorum" şeklinde değiştirmek bile, EVET TEK BAŞINA BU BİLE yaşanılan etkiyi bir anda yüzde elliye indirir. Çünkü yaşadığınız sürecin sizin üzerinizdeki etkisinin en az yüzde ellisi hasta olduğunuzu düşünmeye bağlı bilinçdışı korku kaynaklıdır. "Hastasın" yani "korkmak için haklı bir gerekçen var" gizil mesajı veren uzmanlar bunun baş müsebbibidir.
 
Kanser olan nice kişi kısa sürede ruhen çöker. Neden? Serotonin mi düşmüştür, beyinde depresyon hastalığı mı çıkmıştır? Hayır, ben hastayım algısı kişileri ruhen çökertmiştir. Tıpkı buradaki gibi, "Ben depresyon hastasıyım" algısı yaşadığınız ruhi ızdırabın en baş sebebidir.
 
BU SEBEPLE RUHSAL SORUNLARDAN ETKİLENMEMENİN BİRİNCİ YOLU MEVCUT HASTALIK ALGISINI DEĞİŞTİRMEKTİR.
 
Hastalık algısının değişmesi başta psikiyatristlerin, sonra da onlardan arta kalan hastalık kırıntılarından nemalanan biz psikologların işine gelmez. Hastalık algısı korkutucu olması dolayısı ile kişileri kliniklere koşturan en etkili etiketleme türüdür. Hastalık olmasa kim korka korka, düşüne düşüne sorunlarını büyütür, kim boş yere kliniklere koşar ki!
 
Depresyonun vs. hastalık olmadığını, bu sorunlara hastalık gözüyle yaklaşmanın en büyük sorun sebebi olduğunu toplamda 1000'e yaklaşan yazılarımla ve en az elli açıdan ispat ettim. Buna tek bir kişi karşı gelemedi. Tek cevapları susmak ve halkın nisyan ile malul olan hafızasına güvenmek oldu.
 
Bu arada son dönemde kulağıma sadece bazı iftiralar değil, "İzzet hoca reklam peşinde" dedikoduları gelmeye başladı. Dünyadaki tek derdi para ve reklam, şan ve şöhret olanların beni de kendileri gibi algılaması normal. Fikre ve bilgiye bilgi ve fikirle yanıt veremeyenler düşüneni tartışma konusu ve hedef yapar. Kişiyi itibarsızlaştırarak fikirlerini değersiz yapmaya çalışır. Bu tutum fikirleri etkisiz kılmanın en ahlaksız ve en korkak yoludur. Bir büyük ulusal kanaldan 2 defa gelen canlı yayın teklifini bile kabul etmeyen benim böyle bir derdim yok. Tek derdim bildiğim gerçekleri ifşa etmek, vebalden kurtulmak...
 
Bu arada dindar birisi falan da değilim; ama dindar insanların yapmadığını yapmak, onların sustukları konularda çıkıp konuşmak, vebal, hak ve hukuk işlerini onlardan daha fazla önemsemek bana nasip oldu! Demek ki para ile imanın kimde olduğu belli değil hakikaten. Bu da Allah'ın garip bir takdiri! Belki de bu işleri tekelinde sanan ve kibirlenen birilerine ibretlik bir mesajı, mühim bir dersi...


2154 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı