• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
DAĞDAN TEPEDEN KIRDAN BAYIRDAN
10/04/2014
Bazen hoşuma giden twitlerimi bir araya getirip yazı halinde yayınlıyorum. Bu yazı da onlardan birisi! 
Ne zaman değişiriz? Yeni evlenen çiftlere ve özel günlerde sevdiklerimize altın ve incik boncuk yerine kitap hediye etmeye başladığımız gün!
Beyninin için bilgi ile süslemeyen kişi bedeninin dışını elbise ile süslemeye çalışır. Çünkü süslenmek bir ihtiyaçtır.
Cehaletin en kötüsü eğitimli cehalettir. Çünkü bilmediğini bilmez, üstelik bildiğini zanneder. Kibirlidir, bu yüzden değişime karşı da dirençlidir.
Kıskanç insan en çoğa sahip olmakla bile mutlu olamaz. Onu asıl ilgilendiren kendi varlığı değildir; başkalarının sahip olup olmadığıdır!
Eğitimsiz beyin haset ve kıskançlık üreten bir bataklıktır. (Not: Eğitim demek formel kurumlardan geçmek ve diploma almak demek değildir. )
Para... Yok evlilik... Yok iyi bir koca... Yok iyi bir iş... Sonuç: Fiyasko: Hayır; senin ihtiyacın olan şey sağlıklı işleyen bir kafa! 
Daha doğrusu sağlıklı bir algı ve (onun ürünü olarak) sağlam bir bakış açısı inşa eden gerçek bir eğitim... 
Eğitimsiz zengin olanlar orta gelir düzeyindeki bir eğitimlinin sanat eserine yani hayatına uzaktan gıpta ile, biraz da hasetle bakarlar!
Eğitimin faydası doğru bir algı ve düşünce örgüsü inşa etmesidir. Bunu sağlamayan bir süreç ise beyni RAM'a yahut hard disc'e çevirmektir.
Gerçek manada eğitim her koşulda mutlu olmayı mümkün kılacak sağlıklı bir algı inşa eder.  Çok para eğitimsiz kafaları mutlu etmeye etmez.
Öneri: Kapatacaksanız McDonald's ve Burger King'i kapatın. Yasaklayacaksanız ekranlardaki 100 TL'ye 6 kilo bal reklamlarını yasaklayın!
Eğitim arttıkça bilgi, bilgi arttıkça duyarlılık artar. Eğitim arttığı halde duyarlılık azalıyorsa orada eğitim değil; öğütüm vardır!
Sanatçı duyarsız. Zengin ilgisiz. Esnaf işinde gücünde. Köylü bağda bahçede. En okumuş kesim de böyle kenara itilirse kaybeden ülke olur.
İşine yansıtır diye duyarlılık eğilimini kökten kurutmak yerine bu yönünü işine yansıtanlara yönelik yaptırım getirilmelidir sadece! 
Psikolojik açıdan bakıldığında; kanunen duyarsız kalma zorunluluğu (tepkisi) zamanla bu yöndeki en insani temayülleri yok eder.
Çünkü eylem yaratmayan her eğilim ilgili eğilimin sönmesiyle sonuçlanır. Bu ise yığınla duyarsız insan üretmek demektir.
Ülkenin en okumuş kesimi olan memurlara siyaset yasak. Bu ülke meselelerine duyarlı olmanın yasaklanması demek!
1. Acı çeken soldan; zalimi ise sağ cenahtan. Feryat şu: "Fıravun'a dünya suskun! Ey dünya neredesiniz!"
2. Acı çeken sağdan; zalimi ise sol cenahtan! Feryat ve tepki şu: "Ey dünya neredesiniz? Firavun'a niye suskunsunuz?
Cevap: Her vicdan kendi Firavun'una suskun, her ruh kendi acısına duyarlı artık; hala anlayamadınız mı?
Siyasette bir iddia ortaya atıp ispatlamadan geri çekilmek moda oldu. Amaç gerçeklik değil, amaç halkın algısını şekillendirmek!
Halkın algısını elbetteki şekillendirebilirsiniz ancak hakkın algısı asla kül yutmaz. Büyük zulümlerin karşılığında çetin bir bela yakındır!
Allah yarına bırakır da yanınıza bırakmaz! Sadece biraz daha haddi aşarak, biraz daha zalimleşerek iyice hak edesiniz diye bir süre mühlet verir.
Eskiden acı birleştirirdi, şimdi ayrıştırıyor... Artık millet kendi görüşünden değilse bırakın üzülmeyi kılını kıpırdatmıyor!
Önce bir kesim Mısırlı Esma için üzüldü. Bir süre önce diğer kesim Hataylı Ali için üzüldü. Şimdi sıra yine idamlar vesilesiyle ilk kesimde.
Herkes aynı, herkes 9 aylık deme! Ebu Bekir de 9 aylıktı Ebu Cehil de. İnsanı değerli kılan eti - kemiği değldir; olaylar karşısındaki duruşudur.
İnsanların insanlığını öldürenler televizyonlar ve bir kısım devlet memurları. 
Kamuda insan muamelesi görmemek ve babasının hayrına iş yapar gibi çalışan soluk benizli nasipsizler görmek halkın bu yaklaşımı içselleştirmesine ve sosyal modelleme yoluyla genellemesine yol açıyor.
İnsanlarda kalan en ufak insanlık kırıntısını da öldürmek istiyorsanız selam verip almayın, Nemrut'a çalan bir yüzle sağda solda dolaşın! 
Bunlara sesleniyorum: Havan kime? Hangi üretimi yaptın? Neyi icat ettin? Allah'ın verdiği bir et parçası marifetiyle okudun, yine O'nun kısmetiyle geldin oraya! 
Alet işledi, sen övündün... Daha bunu bile göremeyecek beyninle bir de kalkmış onu bunu ezmeye, ona buna tepeden bakmaya kalkışıyorsun! 
Şu dünyadaki en hayırlı işlerden birisi de böylesi yüzü soğuk ifadelerle birilerinin tavır ve yaklaşımlarını belirleyen enaniyetlerini kırmaktır. 
Her insana itinalı davranın! Hele yanında eşi ve çocuğu olan birisine karşı son derece özenli olun!

Bir insanın ruhunun yaşayabileceği en büyük ezikliklerden birisi de eşi ve çocuğu yanında mahcup düşürülmektir.

 


2195 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı