ALLAH NE DİYOR, MÜSLÜMAN NE DİYOR

Site Bilgi Panosu

“Eğer bir şey öğrenebileceksem en kötü düşmanımı dinlemek için yirmi mil yürürüm.” Gottfried Leibniz

Önerilen Linkler

Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net

ALLAH NE DİYOR, MÜSLÜMAN NE DİYOR

19/09/2014

Allah: Hüküm sadece Allah'a mahsustur.

Müslüman: Filanca hazretlerine göre bu mübahtır.

19 vb. Kur'an mucizelerine en büyük tepki bazı hoca ve alimlerden gelir. Çünkü mucize münafığı hiddetlendirir.

Allah'ın en büyük düşmanı şirktir.

Müslümanın en büyük hasmı solcular

Kur'an: Dinde zorlama yoktur.

Müslüman: Zorunlu din dersi gereklidir.

Allah: Vay o namaz kılanların haline.

Müslüman: Vay o namaz kılmayanların haline...

Allah: Şeytanın hak yoluna pusu kurup - oturarak oraya yönelenleri saptıracağını söyler.
Müslüman: En çok şeytanın içki içenlerle falan uğraştığını düşünür.

Allah: Kurban etini üç parçaya ayır dağıt.

Müslüman: Şu hesaba yatır parasını, haydi makbuzu al...

Allah: Yakından başlayarak uzağa doğru yardım edin.

Müslüman: Önce Uganda'ya sonra buraya...

Kur'an: Onların çoğu ancak zanna uyar.

Müslüman: Çoğu kişi yanılmış öyle mi diyerek çoğunluğu ölçü alır.

Allah: "Kur'anı ancak temiz akıl sahipleri anlar"

Müslüman: Kur'anı ancak hoca ve alimler anlar

Allah: Siz kendi durumunuzu düzeltmdikçe Allah sizin halinizi düzeltmez.

Müslüman: Mehdi gelecek ve bizi kurtaracak!

Allah: Biz bu kitapta hiç bir şeyi eksik bırakmadık!

Müslüman: Kur'anda abdestin nasıl alınacağı var mı ha söyle!

Allah: Bu kitabı sizin için kolaylaştırdık! Müslüman: Hani Kur'anda namazın şu detayı var mı? (Önce zanna dayanarak bir yığın detay uydururlar. Sonra onu Kur'anda arar, bulamayınca da bak yok, eksik derler. Allah bu kitap tam der onlar eksik derler...)

Allah: Allah size yakın! Yalnızca Allah'tan yardım dileyin!

Müslüman: Direkt elektriğe dokunursan çarpar, araya efendi hazretleri lazım!

Allah: Bu kitabı size anlayasınız diye indirdik! O size rehberdir.
Müslüman: Yasin, velkuranil hakim dedin... Öyleyse bak okudun işte, sevap aldın!

Allah: Muhammed sadece bir kul ve elçidir. Alemlerin Rabbi (efendisi) benim!

Müslüman: Alemlerin efendisi Hz. Muhammed!

AHHHH AHHH....

Bir de gelenekçi müslümanlara göre peygamberimiz iki cihanın sultanı imiş! Peygamberimiz iki cihanın sultanı ise Allah ne oluyor bu durumda? Haşa, haşa, haşa ve kella Sadrazam mı? Bu necür'et? Dil bozulursa kalp bozulur. Yine peygamberimiz için kainatın efendisi deniliyor... Öyleyse Allah ne oluyor bu durumda? Hristiyanların peygamberi Allah'ın (haşa) oğlu ise bakın bizimki de kainatın efendisi... Peygamber yarıştırmak yani...

Oysa peygamberimiz genelde bu dünyaya, özelde de Arap yarım adasına gönderilmiş bir elçiydi. Bir kul ve elçi... Dilden kalbe bir yol vardır. Ne mahzuru vardır denilemez. Kavramlar algı oluşturur. Şirk böyle başlar... Bir şekilde başlayan bir şirk hızla mesafe alır çünkü şirk zihinleri uyuşturur, ruhları esir alır. Allah dini için aklınızı kullanın, akıl etmez misiniz, düşünmez misiniz diye boşuna şikayet etmemiş sürekli. İşte sonuç ortada! Din alanından Allah akıl edin dediği halde akıl etme işini bu sahada adeta veba yahut sıtma gibi gösterenler, sadece rivayete ve zanna önem verenler bu hurafeleri bize başka türlü nasıl yutturabilirlerdi?

SONUÇ

Adama ayet okuyorsun hadisle karşı çıkıyor. Şu delice öz güvene bak. Bu cesaret sadece cahillerde olur. Allah şirk koşanların üstüne pisliği yağdıracağını söylüyor. Pislik yağmurunu gökten kir - pas ve toz - duman yağacak diye algılıyoruz sanki! İslam alemine, müslümanların genel haline bakalım ve üzerimize yağanın ne olduğunu, niçin olduğunu anlamaya çalışalım! Bunca yağmur tesadüfen hep aynı yere yağıyor olamaz! Bunlar bir çırpıda aklıma gelenler. Velhasıl bizi hemen her alanda çok kötü aldatmışlar.

ALLAH KOLAYLIK İSTİYOR, BİRİLERİ ZORLAŞTIRIYOR

Allah kitapta hiç bir şeyi eksik bırakmadığını söylüyor. Kıyamet var deniyor hesap var deniyor haram helal sayılıyor. Bunlar imtihan için yaratılan insanın bu dünyadaki sınavında gerekli olanları ihtiva eden bir kitap olduğunu göstermiyor mu? Mesela ölüm var, hesap var, iyi işler yapın mesajı. İbadette ihlas ve niyet önemli mesajı vs. Dinin özü bunlar değil mi? Dini detayda boğan, her ayetten zanna dayanarak en olmadık manalar çıkaran geleneksel anlayış saf ve duru özü detayın ve zannın içinde boğarak haşa kitaba eksiklik izafe ediyor. Bir kitabı bin kitaba çıkartarak kolay olan dini zorlaştırıyor, duru ilahi manaları sürekli oraya buraya eğip büküyor. Onu ne tamamlıyor peki? Efendi hazretlerinin çıkarımları... Ortaya ne çıkıyor? Allah bir kitap yolladığı halde otuz cilt tefsirler vs. Böylece herkesin ortak sorumluluğuna havale edilmiş olan din, din sınıfı tekeline geçiyor, hepimiz için tek tek bir kolaylık olmaktan uzaklaşıyor. Bu sürecin sonunda Allah'ın indirdiği din gerçeği bizden uzaklaşıyor, birlerinin dinden anladıkları yani zan ve tahminleri bizim dinimiz oluyor. Sonucu mu? Ortada. İslam aleminin haline bakın görün...

Dikkat edin; ayetle cevap verince bu onların umurlarında dahi olmuyor! Şirk zihni hakikaten de uyuşturuyor, besbelli ki kalbi mühürletiyor. Adamlar şirk deyince helvadan ve taştan yapılan putu, müşrik deyince de Kureyş kabilesinin ileri gelenlerini anlıyorlar sadece. Riyanın bile şirk olduğunu çoktan unutmuşlar!

"Siz inandık demekle hemen bırakılıvereceğinizi mi sandınız" ayetini Bilal Habeşi gibi işkence görüp öyle ölecekler, çok acı çekecekler bu dünyada şeklinde algılayan çok! Oysa kolayca inandık demeleri nedeniyle inançları test edilecek. Şirkin bin bir türüyle vs. Yoksa Konya'da doğan Kenya'da doğana göre avantajlı olurdu ki bunun adı adaletsizlik olurdu!

PSİKOANALİZ

Batı insanı bencil olduğu halde sevgi ve saygıyı yitirmiyor. Çünkü orada bencillik beklentisiz olmayı da beraberinde getiriyor. Onlar hem bencil olup hem de beklenti içine girmiyor. Beklentisiz olma bencilliğin yıkıcı etkisini yok ediyor. Bizde ise bencillik son sürat artarken beklenti hala eski sistem sürüyor. Bizler hem bencilleşiyoruz hem de beklenti geliştirmeye devam ediyoruz. Bizi birbirimize karşı böyle kaba, saldırgan, acımasız, saygısız ve sevgisiz hale getiren de bu beklenti...