• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
BİR AĞUSTOS SICAĞINDA KAPTILAR BENİ
03/03/2017
Kastamonu'dan daha gözlerim bile açılmadan çıkıp Ankara'ya gitttiğimde aylardan sanırım Ağustostu! Hacettepe merkez kampüste yakıcı sıcak altında sıra beklerken üzerimde simsiyah bir takım elbise vardı. Düşünün: Simsiyah bir takım elbise!
 
Hemen birilerinin dikkatini çektim elbette! Yanımıza usulca iki kişi yaklaştı! Babama "Abi siz sıcakta beklemeyin, biz hocama yardımcı oluruz" dediler. "Ne iyi insanlar var" dedik, çok mutlu olduk! Sonra işimiz bitti ve "Kalacak yeriniz var mı" diye sordular. Otelde kalacağımızı söyledik! "Olur mu, evimiz şurada, bırakmayız" dediler. Sevinçten adeta ağzım kulağıma varacak gibiydi. Babamın zaten kıt olan parası cebinde kalacaktı!
 
Tabi ki belli etmiyordum sevincimi! Kaldık nihayet! Masanın üzerinde kırmızı kaplı bir sürü kitap vardı. Eve girer girmez gözlerime ilk olarak onlar ilişti. Memleket Kastamonu olunca Kastamonu Lahikası adlı bir kitap çıkardılar, üzerine "Tevafuk" diyerek bir kaç espri yapıp gülüşmemize yol açtılar. Babam sonra konu açıldığında bunu "Adamlarda Kastamonu'nun bile kitabı var" diye anlatmıştır. Babam bu arkadaşların her konuda derin bilgileri olduğunu düşünüyor, her konuda kitapları var sanıyordu!
 
Neyse babam beni bırakıp gitti! Bir cemaat beni daha ilk günden kafalamıştı! Daha doğrusu öyle zannetmişlerdi! Ben hiç bir grubun adamı olacak tipte biri değildim, bunu o zaman nasıl bileceklerdi ki!
 
Bunlar "Okuyucu" adlı bir çeşit risale grubuydu! Cebeci'de Bodrum katta kalıyorlardı! Sabahın köründe namaza kaldırıyorlardı. Zorlama yoktu, lakin ayıp olmasın diye kalkıyordum! Ayıp olmasın diye, ne ilginç değil mi? Abdest için sıra bekliyorduk! Ama ilginç bir huzur vardı evde! Not: Huzur ölçü değildir. Hristiyanlar da Katedralde huzur bulur!
 
Namaz bitiyordu bitmesine de akabindeki zikir bir türlü bitmiyordu! Neyse, bitmeyen ne var şu hayatta; o da bitiyordu elbette sonunda! Bu sefer de halka olup risale okuyorlardı! Sıra ile! Tam bir çile gibiydi bu! İçerik fena değildi ama o saatte çekilmiyordu ki! Güneş doğmadan asla yatmıyorlardı! Uykuyu oldum olası çok severim! Uykum geldi mi asla dayanamam! Şimdi bu değişti gerçi!
 
15 gün orada kaldım ama sanki bana 1 sene gibi geldi. Bu arada Üniversitenin yurduna başvurmuştum! Sonunda çıktı! Hemen kaçtım bu yurda! Bir gün bir tanesini yolda gördüm! Benden 15 gün kaldığım için ücret istediler. "Hoppala, bu olmadı şimdi" dedim içimden! Yemek vb masraflar için malum! "Bu nasıl Allah rızası" diye düşündüm, veririm, tamam, vereceğim diyerek savdım sürekli! Vermedim, vermeyecektim de! Vermedim de zaten! Belki muhtelif aralıklarla en az on kere istediler. Bu da çok yanlış geldi bana! Bir kere istediniz, verilmiyorsa imkanı yok deyip vaçgeçmelilerdi bence. Buna gıcık oldum, daha da inat ettim, vermedim! Şimdi düşünüyorum da, haksızlık mı etmiştim acaba? Sonuçta onlar da öğrenciydi! Ama yine de bu bana hala doğru gelmiyor! Yaptıkları yanlıştı! Benim yaptığım da yanlıştı tabi!
 
Bu hatıradan çıkan ders şu: Kendimiz yanlış yaparken başkasının yanlışını neden eleştiriyoruz ki?


1135 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
LAİKLİK DİNSİZLİK MİDİR - 24/12/2023
.
Yerli Selefiler Milli Robot Yapmış - 03/02/2023
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
 Devamı