KAYGI HALK SAĞLIĞI MI MESLEKİ VAROLUŞ MU

Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net

KAYGI HALK SAĞLIĞI MI MESLEKİ VAROLUŞ MU

25/04/2015

Sorgulanmayan her şey sizin putunuz olur. Farkında olmadan ona tapınmaya, tapındığınız şey tarafından sömürülmeye başlarsınız.

Tıp daha düne kadar sorgulanamıyordu! Çünkü bu iş öyle abartılmıştı ki dışarıdakiler bu teknik işin iç yüzünü fazla bilmiyor, içerdekiler ise fazla etliye sütlüye karışmıyordu. Genellikle kırılan kol yen içine kalıyordu.

Düşünün: Daha düne kadar neredeyse her gribe antibiyotik veriliyordu. Şimdilerde ise antibiyotiğin zararlarından, gripte işe yaramadığından vs bahsediliyor. Dün mü doğru yapılıyordu bugün mü doğrusu yapılıyor?

Peki buna neden koca bir sektör kayıtsız kaldı? Dün yanlış idiyse dün, bugünkü bu anlayış yanlış ise bugün neden binlerce uzmanın yer aldığı bir sektörden fazla ses, halk namına bir tepki çıkmıyor?

Kolesterol de öyle! Düne kadar yanlış yapılıyorduysa neden kimse sesini çıkarmadı? Şimdi Yok şdia edilen şeyler yanlışsa buna neden bir tepki yok, tam tersine bir kabullenme eğilimi var?

Madem şuan ki kolesterol iddiası doğru, öyleyse bizi, halkları bu konuda daha düne sömürenlere karşı neden aykırı bir ses, vicdanlı bir tepki, tavır, tutum çıkmadı? Koca bir sektörde vicdanı, insafı olan sadece Karatay hoca gibi üç beş kişi mi kaldı sadece?

Soru çok! Yeter ki sormak iste, bu konuda bir tasan ve cesaretin olsun! Yüzlerce hastalık çeşidi, binlerce şifalı doğal bitki var kainat eczanesinde! Peki neden tek bir hekim ilaç dışı bir bitki tavsiye etmez hastasına? Çünkü illa ki iyileşmeyi değil; sadece ilaçla olacak iyileşmeyi isterler. İlaçla olmayacaksa hiç iyileşilmesin daha iyi mantığı hakim.

Hz. Adem'den daha düne kadar tedavi bitkilerle vs sağlanırken nasıl oldu da son yüzyılda bitkiler tamamen terk edildi, neden tedavi sadece ilaçla özdeş hale getirildi?

En basit bir gripte, öksürükte vs. bile hem yan etkisi olan hem de bütçeye külfet oluşturan ilaçları tercih etmek neyle izah edilebilir?

En insani duygu durumlara bile hemen antidepresan yazmak, ilaç dışı bir çok doğal yaklaşıma asla yer vermemek neyle izah edilebilir?

Sarıkantaron ve yürüyüş bile serotonini artırırken plasebodan yüzde 20 daha fazla etki yaptığı bilinen depresanlara bu aşırı bağlılık neden?

Neden "Kardeş bu ilaçların ağır yan etkisi, ciddi de maliyeti var. Hele sen bir süre sarıkantaron iç, yürüyüş yap, terapi al, nefes egzersizleri uygula. Olmazsa son çare ilaca başlayalım" diyen tek bir babayiğit çıkmaz?

Neden ya yüksek dozda ya düşük dozda ama mutlaka ilaç verilir? En azından düşük doz verilen sorun durumları için bu dediklerim önerilemez mi? Peki öyleyse bu neden yapılmaz?

Böyle yapan neden tek bir Allah'ın kulu bulunmaz, numune olarak! Bu düşündürücü rutin durumda iyi niyet aranabilir mi?

İyi niyeti şüpheli olan bir sektörden sağlık aramak, bedenimizi / ruhumuzu oraya gözü kapalı emanet etmek ne kadar akıl karıdır? Bu yüzden bu sektörü sorguluyoruz, sorgulamaya da devam edeceğiz.

Yorum Yaz

1242 kez okundu. Yazarlar