İLAHİYAT MEZUNLARININ FERYADI VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

Site Bilgi Panosu

“Eğer bir şey öğrenebileceksem en kötü düşmanımı dinlemek için yirmi mil yürürüm.” Gottfried Leibniz

Önerilen Linkler

Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net

İLAHİYAT MEZUNLARININ FERYADI VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

18/11/2017

Sosyal medya İlahiyat mezunlarının atamasınna dair yeni yargı kararıyla çalkalanıyor. İlahiyat mezunları açtıkları sosyal destek başlıklarıyla adeta kıyameti koparıyor. Bu karar DKAB dersine öncelikle DKAB öğretmenliği mezunları atanır diyor. İlahiyatcılara siz DKAB öğretmeni olamazsınız demiyor, 2. öncelik hakkı veriyor. Bundan daha doğal ne olabilir?

Vay be! Dava kendi menfaati olunca nasıl da duyarlı oluyor herkes. Başkasının mağduriyetinde bunun en az çeyreğini göremezsiniz! Demek ki dini eğitim de olsa sonuç pek bir şeyi değiştirmiyor! Kazanan hep insanoğlunun bencil mayası oluyor.

"Emek verdik" deniyor. Oysa Allah'ın dinine emek, devletin kasasından milletin vergisiyle maaş almak için verilmez. Dine emek Allah rızası için verilir. Bu halk yeterince din eğitimliyi besliyor. Fazlası israftır. Bunu en iyi öğretmesi gereken yerlerdir halbuki; İlahiyatlar.

Heyhat! Allah'ın dini yüzbinlerce kişinin ekmek kapısı haline geldi. Vah ki ne vah! Bir dine bundan büyük ihanet olamaz! Devlet ihtiyacı kadarını alır. İşletme, Ziraat, İktisat mezunları vb de emek veriyor, hepsi de devletten imkan beklemiyor.

Halbuki DKAB dersine DKAB mezunları haricinde kimse giremez dense bile haktır. Yine de 2. öncelikli olarak hak veriliyor. Şükredilmelidir. Lakin buna haksızlık deniyor. Din eğitimi de alsanız mesele kendi menfaatin olunca hak adalet ölçüsü bi anda değişiveriyor.

Medreseler, dergahlar vs de dini eğitim veriyor. Oradan mezun olanlar "Bize maaş bağlayın, bizi atayın" diyor mu? Din işi atanmak, maaş almak için olmamalıdır. Sadece Allah rızası için olmalıdır. Allah rızası gözetenler için ise dine hizmetin tek yeri okullar, tek motivasyon da maaş değildir.

İlahiyatcı neyi öğretecek? Sünni İslamı! Alevisinden tutun ateistine, deistinden içkicisine kadar 80 milyonun vergisini, parasını al; tek bir dinin, hatta o tek dinin tek bir mezhebinin eğitimini ver. Bu reva mıdır? Bu helal midir?

Son nebi Allah'ın dininin tamamını hem de parça parça indiği halde 23 senede tamamladı. Sonrakiler öyle bir din yarattı ki sadece Fıkhını öğrenmeye 23 sene yetmiyor. 100 binler dinden ekmek yiyor. Bir de İslamda din sınıfı yok derler.

Din Kur'an olsaydı da cilt cilt beşer kelamları din haline getirilmeseydi, meal olmaz denmeseydi, herkes ilahi vahye muhatap olabilseydi ne medrese ne molla; ne ilahiyat ne ilahiyatcı olacaktı. Dini teknik bir meslek dalına çevirerek koca bi sektör yarattılar. Bu sancı esas onun sancısı! Bu sancı 1000 senelik yaranın sancısı!

Başkasına, ileride hoca olunca, her şeyde bir hayır vardır, hak her şeyi hayreyler, sabret, imtihan, mal vs boş, hepsi geçici, peygamber sadece hurma yerdi vs diyecek olanlar kişiler sıra kendilerine gelince 1 sene geç atanıveririz diye kıyameti koparıyor.

Bir de "Seküler eğitim, gençliği dünyevi düşünen maddeperest insanlar yapıyor" derler. Oysa boşta gezen ve seküler eğitim alan Ziraat mühendislerinin, İktisat fakültesi mezunlarının ve benzerlerinin bile dünya malı, dünya geçimliği için İlahiyatcılar kadar sesi çıkmıyor.